Koronaya yüz milyarlık ekonomik aşı
Önlem paketi yeterli mi? Sayın Cumhurbaşkanının açıklamalarından görüldüğü üzere planlama, kötünün iyisi senaryo için yapılmış. Tam anlamıyla normalleşme beklenmiyorsa bile, kötünün iki-üç ay içerisinde geçeceği düşünülüyor.
Bizi herhalde hiçbir şey bu kadar çok etkilememişti.
Öyle ki deyimin en geniş anlamıyla 7’den 70’e herkes etkilendi.
Adeta, evlerden ırak, korona ile yatıp koronayla kalkıyoruz.
Aslında böyle de olması gerekiyor.
Normal şartlar söz konusuyken, bilinçaltımızda, hatta gen hafızamızda bırakacağı tortular nedeniyle korkunun öğretici özelliğinden çok fazla faydalanılmamasının gerektiğini düşünüyorum.
Fakat şimdi şartlar anormal, bu nedenle korku dâhil insanı koruyan her şeyin makul boyutta serbest bırakılması daha gerçekçi.
Evet, korku anormal bir öğreticidir, ama kabul edelim ki yaşadığımız durum da hiçte normal değil.
Geçtiğimiz çarşamba günkü yazımda, anormal zamanlarda anormal tedbirlerin alınması gerektiğini, hatta bu tedbirlerin sadece ekonomik değil sosyo-ekonomik olmasının zorunluluğunu vurgulamıştım.
Aynı akşam yapılan toplantının ardından önlemler Sayın Cumhurbaşkanı tarafından, ekonomiye koruma kalkanı, başlığı altında açıklandı.
Alınan kararlar ağırlıklı olarak doğru ve yeterli.
Piyasa piramidinin hemen hemen tamamı için para musluklarının açıldığı görünüyor.
İhtiyaç sahiplerinden emeklilere, çalışanlardan küçük esnafa, sanayiciden bankalara kadar bütün kesimler, kısmen de olsa rahatlatılmaya çalışılmış.
Peki, önlem paketi yeterli mi?
Sayın Cumhurbaşkanının açıklamalarından görüldüğü üzere planlama, kötünün iyisi senaryo için yapılmış.
Tam anlamıyla normalleşme beklenmiyorsa bile, kötünün iki-üç ay içerisinde geçeceği düşünülüyor.
Ardından da ekleniyor, ihtiyaç olursa yeni önlem paketleri açıklanabilir.
Bunların ışığında değerlendirildiğinde eksikliğinin olmasına rağmen ki, onlara değineceğim, önlemlerin ilk adım olarak yerinde olduğunu söyleyebilirim.
Eksikler var mı? Evet var.
En düşük emekli maaşının 1500TL’ ye çıkartılması ve bayram öncelerinde yapılan 1000TL ödemelerin Nisan ayı içerisinde verilecek olması da oldukça isabetli.
Fakat bunlara ek olarak, belli bir miktarın altında maaş ve ücret alan emekli ve çalışanlara, tavan emekliler için 2500TL, ücretliler için 3000 TL tutulabilir, üç aylığına, aylık 500 TL doğrudan ödeme yapılmasının daha rahatlatıcı olacağı tartışılmaz.
Küçük esnaf içinde doğru önlemler alınmış.
Takibe düşme zamanının 90 günden 180 güne çıkartılması, Halk Bankası kredilerinin faizsiz bir yıllığına ertelenmesi, önemli katkılar.
Ama bana göre burada iki eksiklik var.
Birincisi, Halk Bankası kredilerinin haricindeki borçlanmalara düzenleme yapılmamış.
İkincisi, küçük esnafın yeni kredilere erişimi için önlemler alınmamış.
Oysa gelecek aylarda kira ve zorunlu cari ödemeler, senet, çek ya da açıktan yapılmış borçlanmalar için nakite ihtiyaç duyacakları aşikâr.
Bakın bunun şöyle bir sıkıntısı da var.
Küçük esnaf genelde senetle, çekle ya da açıktan birbirlerine borçludurlar.
Hemen hemen küçük işletmecilerin tamamının aynı durumda olduğu düşünüldüğünde, yakın vadede, mesela üç ay içerisinde, yapamadıkları ödemelerinden dolayı sıkıntı yaşayacaklar.
Hatta bu sosyal açıdan sorurlara bile sebebiyet verebilir.
Sonuç olarak, öngörülen tehlike zaman aralığı için ki, Sayın Cumhurbaşkanı bunu en iyi görebilecek konumda, alınan tedbirlerin kısmi eksikliklere rağmen yerinde olduğunu söyleyebilirim.
Bana göre yalnızca, sosyo-ekonomik paketin sosyal boyutu bir miktar eksik kalmış. Sosyo–ekonomik destek paketinin devamı gelebilir, açıklamaları da oldukça güven verici.
Çarşamba günkü yazımın son cümlesi sanırım bu yazınında son cümlesi olabilir. Bugün ekonomiye sadece Ekonomi Bakanı gibi değil, aynı zamanda Metin’in babası Sakıp Sabancı gibi de bakmak gerekir.