Davutoğlu Ahmet Hoca
İstanbul Şehir Üniversitesi ve yeni kuracağı partisiyle gündemden düşmeyen eski Başbakan Davutoğlu'nun bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diyebileceğimiz durumu sizlerle paylaşmak istedim.
Devlet hazinesini bedavaya Şehir Üniversitesine ipotek ettiren Sayın Davutoğlu
29 Ağustos 2019 Sakarya Dostlar Platformunda
"Terörle mücadele konusunda defterler açılırsa birçok insan, insan yüzüne çıkamaz." Demişti.
Gelin bizde başka defterleri kurcalayalım.
"Nefsimi ayaklar altına alırım, her makamı elimin tersi ile iterim, hiçbir dâva arkadaşımın kalbini kırmam..! Dünya mazlumlarının tek umudu olan bu kutlu Ak hareketin üzülmesine asla izin vermem."
Diyen Davutoğlu, danışman olarak başladığı siyasi hayatında Başbakanlığa kadar yükseldi.
Ak Parti'deki siyasi dönemlerinde Türkiye’nin yararına olmayan birçok karar aldı.
ABD’nin her türlü işinde parmağı olan ‘foreign policy’ Davutoğlu Başbakanlıktan alındığı gün ABD, Ankara’daki adamını kaybetti diye manşet atmıştı.
Salih Müslim meselesi
Davutoğlu dönemin Başbakanlığını yaparken PYD Eş Başkanı Salih Müslim’i Türkiye’ye getirmiş ve ağırlamıştı.
Aynı dönem Barzani ile arası fazla iyi olan Davutoğlu Peşmerge’nin Türkiye üzerinden Kobaniye geçmesine de izin vermişti.
Yine onun döneminde İŞİD terör örgütüne, Türkiye’den katılım sağlanmasına göz yumdu.
Gelelim defterin orta sayfasına
Türkiye’nin yıllardır belirlediği dış politikası vardı. Astığım astık kestiğim kestik diyen Türkiye, Davutoğlu tarafından allak bullak edildi.
Davutoğlu dış politikayla birlikte genel anlamda her konuda daha ılımlı ve barışçıl olması gerektiğini düşünüyordu.
Türkiye’de yaşamak demek bolca düşmanla mücadele etmek demektir. Çünkü Türkiye demek Müslümanların umudu demektir.
Davutoğlu belirlediği politikayla azılı düşmanlarımız Ermenilerle, Rumlarla ve İsrail hükümetleriyle arayı sıcak tutmaya çalıştı.
Her ne kadar iyi gibi gözükse de bu durum Türkiye’yi küçük düşürür hale geldi.
Yaklaşık 70 tane ülkeyle vize sorununu ortadan kaldırdı. Yine güzel gibi gözüken bu politika vahim durumlara kucak açtı. İsteyen istediği gibi Türkiye sınırlarına adım atabilir hale geldi.
Denizlerle çevrili etrafımız denizler ötesindeki düşmanlarımız burnumuzun dibinde rahat rahat dolaşmaya başladı.
Anadolu’da yetişmiş bu ülkenin topraklarında güvenle adım atmak için kendini yetiştirmiş, birikimli bir insan olmaya çalışmış olsa da bu içler acısı hatalar görmezden gelinmemelidir. Dostlar…
Durduk yere ne bu Davutoğlu muhabbeti diye bakmayın öyle yazıya
Çok değil az bir zaman sonra Davutoğlu partisiyle birlikte faaliyetlere başlayacak, yine ne gibi politikalar, stratejiler uygulayacak hepimiz seyredip göreceğiz.
Büyüğümdür, siyaset adamıdır, hocadır evvela Müslümandır. İnanıyorum ki iktidar koltuğu için yalan ve kurnazlığa başvurmayacaktır. Hatta duam odur ki hiç başvurmaz İnşAllah.