Fetullah’ın sempatik fetvaları!

“FETÖ grupları arasında FETÖ mensubu bir doktorun hipnoz yoluyla ağrıları gideriyorum diyerek 7 kadına cinsel saldırıda, 30 kadına ise muayene sırasında cinsel tacizde bulunduğu iddiası  ortaya atıldı.”

            Olayı ortaya çıkaran da FETÖ’cüler. Örgütün firarilerinden Önder Aytaç sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, FETÖ’cü tacizci Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Haldun Çetinkanat’ın fotoğraflarını paylaşarak “Her doktor doktor mudur? O doktor bu doktor mudur?” diye yazmış. 

            Eskiden soruşturmalara ve yargılamalara yansıyan sapıklıkları FETÖ’cüler itibarsızlaştırmak için elinden geleni yapardı. Kurban olduğum Rabbulalemin sapık şakirtlerin birbirine düştüğünü de gösterdin ya, şükürler olsun…

            Neyse, biz tacizci doktora dönelim…

            Hatırlıyor musunuz, bir ara Fetullah’ın askerin içine gizlenen şakirtlerine “haz almadan cinsel ilişkiye girebilirsiniz” şeklinde bir fetva verdiği ortaya çıkmıştı.

            Ki Allah’tan o dönem memleket eşrafının bu fetvadan haberi olmadı. Hafazan Allah, darbeye gerek kalmadan şimdi Fetullah ülkeyi ele geçirmişti!

            Diyorum acaba bu sapık doktora ilham veren sebep o fetva olmasın!

            Haz almadan…

            Aslında bu Fetullah çok renkli bir çakal değil mi?

            Haksız mıyım, ne dersiniz?

KILIÇDAROĞLU’NA YALANCI DİYEN KARŞISINDA BENİ BULUR!

            CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu katıldığı bir televizyon programında Millet İttifakı’nın dağılması için belli kişilere para verildiğini, parti kurma çalışmalarına destek verildiğini iddia etti. "Muharrem İnce'yi mi kastediyorsunuz?" sorusu üzerine de Kılıçdaroğlu, "Sadece o değil" cevabını verdi.

Muharrem İnce, konuya ilişkin bir açıklama yaparak, "Kılıçdaroğlu beceriksiz muhalefetini kapatmak için 'sarayın adamları' diyor" ifadesini kullandı.

İnce sözlerine şöyle devam etti:

"Saray birilerine para veriyor, finanse ediyor diyor. Kim bu, bu kim? Bunu açıklaması lazım. Bunu açıklasın, o kişiye sırtımızı dönelim, onu partiden atalım, o kişi ile konuşmayalım. Bunu açıklamıyorsa yalan söylemiş olur. Atatürk'ün koltuğunda oturan birisi yalan söyleyemez. Sıkıştığı zaman ortaya bir yalan atıyor, 'saray bizim içimizi karıştırmak istiyor'. İçinizi zaten kendiniz karıştırıyorsunuz siz. 'Atatürk' diyemeyen il başkanını hala orada tutuyorsun. Zaten yeterince karışıksın.”

Bak Muharrem Bey,

Kimse Kemal Bey’e yalancı diyemez. Yalan söylediğine dair bir tane bile örnek veremez!

Bir tane diyorum bakın, sadece bir tane!

Atatürk diyemeyen birisinin CHP’de il başkanı olmasını geçtim, partinin önünden bile geçemez!

Yeşil parkalı, devrimci, Dersimli Kemal Bey buna izin verir mi hiç?

Muharrem Bey, kim bu Atatürk bile diyemeyen il başkanı?

Siz şimdi utanmasanız CHP’de PKK ve DHKP-C sempatisinden sorumlu il başkanı da var dersiniz!

Görün bakın, Kemal Bey millet ittifakı bölünsün diye para alan partililerini tıkır tıkır açıklayacak! Tıkır tıkır olmasa da teker teker açıklayack!

Kemal Bey’e yalancı diyen karşısında beni bulur!

O asla yalan söylemez!

ÖZELEŞTİRİ

ALLAH BELAMI VERSİN!

            “Benim verilmeyecek hiçbir hesabım yok!” diye artistlik yapanların hüküm günü verecekleri hesabı dert etmemeleri ne kadar da manasız değil mi?

            İsmet sıfatına haiz olmayan sıradan, günahkâr bir beşer olarak Rabbim hesap günü yardımcım olsun.

            Belki Yaradan “Bağışlayan ve affeden” sıfatıyla koca bir ömür sırtımda kambur gibi taşıdığım günahlarımı affeder. İnşallah.

            Ancak bir tanesi hariç! Eminim…

            Geçen gün “Adam mısın!” filmini izledim!

            Biliyorum, mazeret değil ama yemin ederim sadece merakımın mağduru oldum!

            Hadi filmde oynayan futbol yorumcuları; şöhretin, gündem olmanın postmodern kriteri olan “ne kadar rezil olursak o kadar iyi” felsefesiyle filmde oynamış!

            Hadi diğer oyuncular ekmek parası belasına zulme katlanmış!

            Hadi filmi çekenler mizahın yerlerde sürünen halinden cesaret alarak lümpen zevklerin para ettiğini görmüşler!

            Allah benim belamı versin!

Peki, ben seyrettiğim için hangi mazereti göstereceğim!

Daha parmak kadarken elimden tutup beni sinemaya götürüp beyaz perdenin sihirli büyüsünü çocuksu hayallerimle tanıştıran babamın yüzüne nasıl bakacağım!

Bari Merdan Yanardağ’ı izleyeyim!..