Terörist Murat Karayılan'dan bebek katili Öcalan'ın olası 'silah bırakma' çağrısına cevap
Terör örgütü PKK'nın yöneticilerinden Murat Karayılan, örgüt lideri Abdullah Öcalan’ın olası "silah bırakma" çağrısına dair açıklamalarda bulundu.
Karayılan, söz konusu çağrının etkili olabilmesi için Öcalan’ın doğrudan devreye girmesi gerektiğini vurguladı. "Bu ideolojiyi yaratan kişi, Abdullah Öcalan’ın kendisi devreye girmediği, bu arkadaşlarla konuşmadığı müddetçe, öyle sadece bir videolu çağrıyla bir şey olmaz" şeklinde değerlendirmede bulunan Karayılan, PKK’nın silahlı gücünün bir videolu çağrıyla sonlandırılamayacağını ifade etti.
"Bir Videolu Çağrı İle Bu İş Bitmez"
Karayılan, Abdullah Öcalan’ın çağrı yapması durumunda bile, bu çağrının PKK’nın silahlı yapısını sona erdirmeye yeterli olmayacağına dikkat çekti. Örgüt içinde yer alan on binlerce silahlı güç bulunduğuna işaret eden Karayılan, bu güçlerin sadece bir çağrı ile silah bırakmaya karar vermelerinin mümkün olmadığını belirtti. "Biz on binlerce silahlı gücü bulunan bir hareketiz. Bu güç öyle para için gelmiş, maaşını kesip 'evine git' denilince hemen onu yapacak bir güç değil," dedi.
Silah bırakma sürecinin, yalnızca bir çağrı ile sonlanamayacağını vurgulayan Karayılan, bu tür kararların alınıp uygulanabilmesi için daha derin bir süreç gerektiğini ifade etti. Karayılan, silah bırakma kararının ancak PKK Kongresi tarafından alınabileceğini belirterek, “PKK Kongresi’nin toplanması ve böyle bir karar alması gerekir. Bu, sıradan bir konu değildir” dedi. Ayrıca, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın kongreyi çağırabileceği ve fiziksel olarak orada bulunmasa bile mesajlarını iletebileceği vurgulandı.
Öcalan’ın yapacağı olası bir çağrının ardından, PKK içinde ne gibi bir değişim yaşanacağı ve silah bırakma sürecinin nasıl ilerleyeceği konusu, uzun zamandır tartışılmaktadır. İktidar yetkilileri, özellikle AKP’nin açıklamalarında Öcalan’dan bir silah bırakma çağrısı yapılmasını talep etmişken, DEM Parti tarafından da sürece olumlu yaklaşılmaktadır. Ancak Karayılan, yalnızca bir çağrının yeterli olmayacağını belirterek, Öcalan’ın doğrudan müdahalesinin gerekliliğini yineledi.