Ertuğrul Özkök'ten Özlem Zengin'e Ecevit tepkisi
Meclis'te AK Partili Özlem Zengin ve CHP'li Engin Özkoç arasında çıkan Ecevit krizi bugün Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök'ün gündemindeydi. Özkök, AK Partili Özlem Zengin'e Ecevit için kullandığı ifadelerden dolayı tepki gösterdi.
Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, eski başbakan Bülent Ecevit’e yönelik, “Sizin Bülent Ecevit değil mi Clinton’ın karşısında el pençe duran” ifadesini kullanan AK Partili Milletvekili Özlem Zengin’e bugünkü köşesinden tepki gösterdi.
Ertuğrul Özkök ayrıca Engin Özkoç'un "Bu kadına haddini bildirin" sözlerini de eleştirdi. Fakat eleştirirken yaptığı karşılaştırmayla o cümlenin gerçekte ne anlama geldiğini anlamak istediğini göstermiş oldu.
Özkök önce "Haddini bildiren ben de saydırıyorum" dedi, ardından da "Aynı lafı bir AKP’li, başı açık bir kadına söyleseydi, aynı tepkiyi gösterecek miydiniz? Yoksa içinizde hâlâ “Şu durumdan ne vazife çıkarabilirim” duygusu mu var..." ifadesini kullandı.
ERBAKAN'I DA MI SİLDİNİZ?
Zengin’in o dönem 5 yaşında olduğunu vurgulayan Özkök, “Belli ki kafasında bir fotoğraf var. O fotoğraf da kendisine bu ülkenin tarihini unutturmuş. Bugün Kıbrıs Türkü özgürlük içinde yaşıyorsa o tarihi ben hatırlatayım. Bu ülke bundan 45 yıl önce, Cumhuriyet tarihinin en önemli savaşının kararını verdi. Hadi kafanızdan CHP tarihini sildiniz. O tarihi kararı alırken yanında olan ve milletvekilliğini yaptığınız partinin ilk temellerini atan rahmetli Necmettin Erbakan’ı da mı sildiniz. Nasıl bir hafıza resetlemesidir bu” dedi.
Özkök yazısında şu ifadeleri kullandı:
“Hanımefendi...
Tarih Türkiye’nin tarihi, sizin 2003 yılında siyasete atılmanızla başlamadı...
Ve sizinle bitmeyecek...
O gün 5 yaşında olmanız, size böyle bir vefasızlık hakkı vermiyor
Atatürk’üyle, İnönü’süyle, Celal Bayar’ıyla, Adnan Menderes’iyle, Süleyman Demirel’iyle, Bülent Ecevit’iyle Turgut Özal’ı, Alpaslan Türkeş’i, Necmettin Erbakan’ı ile bu ülkeye büyük hizmetler yapan insanlar yazdı bu ülkenin tarihini... Bugün de yazılmaya devam ediyor.
Eğer yarın bugüne de vefasızlık edilmesini istemiyorsanız... Lütfen düne karşı saygılı ve vefalı olun.
Ve bilin ki... Siz belki o tarihe bir nokta olarak bile kalmayacaksınız, ama o insanlar hep kalacak...
Çünkü tarih sizin hafızanız kadar kısa ve vefasız değil..."
‘HADDİNİ BİLDİREN’ VEKİLE BEN DE FENA SAYDIRIYORUM
ŞİMDİ geleyim, “Bu hanımefendiye haddini bildirin Sayın Başkan” diye haykıran CHP’li milletvekiline... Ben de tepki gösterdim bu münasebetsiz lafa...
Ama bunu “başı örtülü bir kadına” söylediği için değil...
Bir kadına söylediği için...
Bir başka erkek milletvekiline söylese de aynı tepkiyi gösterirdim...
*
Nedir bu bitip tükenmek bilmeyen “haddini bildirme” tutkusu...
Kim veriyor size “haddin sınırlarını” tayin etme hakkını...
*
Ama dönüp öteki tarafa da şunu sormak istiyorum.
Aynı lafı bir AKP’li, başı açık bir kadına söyleseydi, aynı tepkiyi gösterecek miydiniz?
Yoksa içinizde hâlâ “Şu durumdan ne vazife çıkarabilirim” duygusu mu var...
*
Genç kuşakların kafasında artık bir başörtüsü sorunu yok... Başı açık kadın sorunu da yok...
Ama ne yazık ki bizim kuşaklarımız hâlâ kadının yakasını, eteğini, başının örtüsünü bırakamıyor...
Özellikle de erkekleri...