Müslüm Gürses ölüm yıl dönümünde isminin verildiği müzede anıldı

3 Mart 2013 tarihinde kalp yetmezliği nedeniyle tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Müslüm Gürses ölümünün 8’inci yılında memleketi Şanlıurfa'da ismi verilen müzede anıldı.

Atatürk Mahallesi'ndeki Müslüm Gürses Müzik ve Sanat Müzesi'ne sabah saatlerinden itibaren gelen yayranları merhum sanatçıya burada dua etti. 

Çalınan parçaları eşliğinde usta sanatçının müzede sergilenen kostümleri, müzik aletleri, plak, kaset ve fotoğraflarını inceleyen sevenleri,  bal mumundan yapılmış olan Müslüm Gürses heykeli ile de hatıra fotoğrafı çektirdi.

MÜZEYİ YILDA 200 BİN KİŞİ ZİYARET EDİYOR

Müze sorumlusu Zeynep Yılmaz, vatandaşların müzeye yoğun ilgi gösterdiğini belirterek, "Sanatçının ölümünden sonra açılan müzemiz, Türkiye'den ve yurt dışından gelen sevenlerinden yoğun bir ilgi görüyor. Müzemiz 12 ay boyunca ziyaretçilere açık.

Hayranlarından bazılarının bazen duygulandığını görüyoruz. Müzemizi yılda ortalama 200 bin kişi ziyaret ediyor. Müzemizde sanatçının sahne kostümleri, özel yapım ayakkabıları, plakları, kasetleri, telefonu, saat ve tespihleri ile pek bilinmeyen siyah beyaz fotoğrafları var.

Müzemize gelen hayranları, buradaki Müslüm Gürses'in bal mumundan yapılmış heykeli ile bol bol fotoğraf çekiyor" dedi.

MÜSLÜM GÜRSES'İN HAYATI

Doğum adıyla Müslüm Akbaş, 7 Mayıs 1953 tarihinde Fıstıközü, Halfeti, Şanlıurfa'da dünyaya geldi. Dünya genelinde "Father of Arabesque", Türkiye'de ise "Arabeskin Babası" ve "Müslüm Baba" olarak tanınmaktadır.

Annesi Emine Hanım ile babası Mehmet Bey önceleri Tisa olarak bilinen ancak adı 1960'lı yıllarda Fıstıközü olarak değiştirilen Şanlıurfa'nın Halfeti ilçesine bağlı bir köyde tanıştı.

7 Mayıs 1953'te Şanlıurfa'nın Halfeti ilçesinin Fıstıközü köyünde kerpiç bir evde Emine Hanım ile Mehmet Bey'in ilk çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Babası Mehmet Akbaş rençberlik yapmaktadır. Ailenin Ahmet isminde bir çocuğu daha olmuştur. Adana Hürriyet Mahallesi'ne taşındırlar.

Gürses, şarkıcılığa 1962 yılında nota, usul üslup ve şan dersleri alarak başladı. 1965 yılında küçük yaşta Adana'da bir çay bahçesinde şarkılar söyledi ve aynı zamanda halkevine de gitti.

Terzi çıraklığı ve kunduracılık yaptı, o yıllarda bir gazinoda sahneye çıktı. Ayrıca ilkokuldan mezun olduktan sonra 14 yaşındayken, 1967 yılında Adana Aile Çay Bahçesi’nde düzenlenen yarışmaya katıldı ve birinci oldu. Soyadını da orada çalışırken “Gürses“ olarak değiştirirler.

1967 yılından itibaren TRT-Adana-Çukurova Radyosu'nda da her hafta Cumartesi günü canlı olarak türküler söyledi. 1968 yılından itibaren piyasaya ilk 45'likleri çıkarmaya başladı. İlk plağı 1968 tarihli Emmioğlu / Ovada Taşa Basma plağıdır ve Ömür Plak, Adana basımıdır.

İstanbul'a gelen Gürses, Selahattin Sarıkaya'nın sahibi olduğu Sarıkaya Plak ile 2 adet 45'lik plak doldurdu: Giyin Kuşan Selvi Boylum / Hayatımı Sen Mahvettin ile Gitme Gel Gel / Haram Aşk.

Daha sonra 1969 yılında yine İstanbul'da Sevda Yüklü Kervanlar şarkısını içeren Sevda Yüklü Kervanlar / Vurma Güzel Vurma isimli 45'lik plağı çıktı.Gürses, bu plaktan sonra askerliğini yaptı, tekrar İstanbul'a gelerek plaklarını çıkarmaya devam etti. 1 Şubat 2006'da Gönül Teknem / Sen Olmayınca adlı albümü Seyhan Müzik etiketiyle raflardaki yerini almıştır.

Daha sonra Gürses’in yazar Murathan Mungan’la hazırlıkları 2 yıl süren ortak projesi “Aşk Tesadüfleri Sever” 18 Nisan 2006’da Pasaj Müzik etiketiyle yerini aldı. Mungan’ın sözlerini yazdığı, David Bowie’den Garbage’a, Leonard Cohen’den Jane Birkin’e birçok yabancı müzisyenin bestesini yaptığı şarkıları seslendirdi.

Sonra 6 Şubat 2009'da yine Pasaj Müzik firmasından çarpıcı bir albüm olan "Sandık" albümü ile Müslüm Gürses sahnelere geri döndü.

Usta isim 1986 yılında, 1932 yılı doğumlu şarkıcı ve oyuncu Muhterem Nur ile evlendi ve ölümüne dek bu evlilik devam etti.