MSB'den ABD ve Fransa'ya sert tepki
Son dakika haberine göre Milli Savunma Bakanlığı (MSB), sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamayla ABD Temsilciler Meclisi ve Fransa Ulusal Meclisi'nin Barış Pınarı Harekatı'nı hedef alan kararlarına sert tepki gösterdi.
Milli Savunma Bakanlığı (MSB), ABD ve Fransa'nın Barış Pınarı Harekatı'nı hedef alan kararlarına yaptığı açıklamayla sert tepki gösterdi.
MSB yaptığı açıklamada şu ifadeleri kulllandı:
Fırat’ın Doğusundan ülkemize yönelik ciddi DEAŞ ve PKK/PYD-YPG tehdidi mevcuttur. Bu tehdidin ortadan kaldırılması konusundaki görüşlerimiz, amaçlarımız ve kararlılığımız, kamuoyuyla uzun zamandır paylaşılmıştır. Yaklaşık 70 yıllık NATO üyesi bir ülke olarak Türkiye’nin önceliği, bu terör tehdidini müttefikleri ile birlikte hareket ederek ortadan kaldırmak olmuştur.
TÜRKİYE TERÖRLE MÜCADELEDE YALNIZ BIRAKILMIŞTIR
Bu amaçla uzun görüşmeler gerçekleştirilmiş, ortak birtakım çalışmalar yapılmıştır. Ancak birçok konuda anlaşma sağlanmasına rağmen nihai noktada mutabakat sağlanamamış ve maalesef Türkiye, terörle mücadelede yalnız bırakılmıştır. Bunun üzerine bölgenin ve hudutlarımızın güvenliğinin sağlanması, oluşturulacak güvenli bölge/barış koridoru ile Suriyeli kardeşlerimizin evlerine, topraklarına güvenle ve gönüllü olarak dönmelerinin temini maksadıyla 09 Ekim 2019’da Barış Pınarı Harekâtı başlatılmıştır.
Barış Pınarı Harekâtı, ülkemizin uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları, BMGK’nın terörle mücadeleye yönelik kararları ile BM sözleşmesinin 51’inci maddesinde yer alan “meşru müdafaa hakkı” çerçevesinde yapılmıştır. Bu harekât ile sadece ülkemizin ve milletimizin güvenliği değil, aynı zamanda bölgede yaşayan Kürtler, Araplar, Asuriler, Hristiyanlar, Aramiler, Yezidiler ve Keldaniler gibi diğer dini ve etnik grupların da güvenliğinin sağlanması hedeflenmiştir.
Fırat Kalkanı Harekatı ve Zeytin Dalı Harekatı’nda olduğu gibi, harekâtın planlama ve icrasında sadece teröristler ile bunlara ait barınak, sığınak, mevzii, silah, araç ve gereçler hedef alınmış; sivil/masum kişilerin ve harekât bölgesindeki tarihi, kültürel, dini yapılar, altyapı tesisleri ile bölgede bulunması muhtemel dost/müttefik ülke unsurlarının ve çevrenin zarar görmemesi için hiçbir ülkenin göstermediği derecede dikkat ve hassasiyet gösterilmiştir.
Sayın Cumhurbaşkanımızın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda tüm dünyaya ilan ettiği gibi güvenli bölge/barış koridoru Suriye halkının kendi evlerine dönüşü konusunda en makul, en mantıklı ve en insani yoldur.
TÜRKİYE SINIRLARINDA BİR TERÖR KORİDORU OLUŞTURULMASINA ASLA İZİN VERMEYECEKTİR
Türkiye tüm komşularının toprak bütünlüğüne saygılıdır. Ancak sınırlarında bir terör koridoru oluşturulmasına da asla izin vermeyecektir.
DEAŞ, Müslümanların PKK/PYD-YPG de Kürt kardeşlerimizin temsilcisi değildir, olamaz. Fırat Kalkanı Harekâtı ile 3 binden fazla radikal DEAŞ’lı teröristi, buna ilave olarak Irak’ın kuzeyinde 700 DEAŞ’lıyı etkisiz hale getiren kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri, DEAŞ terör örgütü ile göğüs göğüse mücadele eden tek koalisyon ve NATO ülkesi ordusudur. Bunun yanında DEAŞ Karşıtı Uluslararası Koalisyona hava sahasının açılması, üslerin kullanılması ve lojistik her türlü destek verilmiştir.
Suriye’deki terörle mücadele operasyonlarının hedefi başta DEAŞ olmak üzere PKK/YPG terör örgütleridir. PKK/YPG’nin hapishanelerden serbest bıraktıkları da dahil tüm DEAŞ’lı teröristler yakalanmakta ve adalete teslim edilmektedir. DEAŞ mensubu yabancı teröristlerin ülkelerine gönderilmesi için söz konusu ülkelerden işbirliği beklenmektedir. DEAŞ’lı yabancı teröristlerin vatandaşlıklarını sonlandırarak kurtulmaya çalışmak terörle mücadele yöntemi olamaz.
Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtları ile bölge halkını zalim, cani terör örgütlerinin zulmünden kurtaran ve gücünü asil milletimizin sevgisi, güveni ve duasından alan kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri, Fırat’ın doğusunda da Suriyeli kardeşlerinin yanında, terör örgütlerinin karşısındadır.