Bakan Koca'dan açıkladı: Dünyada bunu yapan tek ülkeyiz

Osman Müftüoğlu'nun "Sağlık Bakanı'ndan önemli açıklamalar" başlıklı yazısı şöyle: 

Dün Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile 2021’e girmeden hemen önce “pandemi gündemi”ni yeniden konuşma ve son bir durum değerlendirmesi yapma fırsatım oldu. Peşinen söyleyeyim:

Geçtiğimiz günlerde patlayan pandemi tsunamisinin bastırılması, sürecin kontrol altına alınması ve aşı meselesinde neticeye bir hayli yaklaşılması Sağlık Bakanı’nı oldukça rahatlatmış. İsterseniz sözü daha fazla uzatmadan, Dr. Fahrettin Koca 3 önemli konuda
neler söylemiş hemen onlara geçelim. Buyurun...

VARAN 1

BAKAN DEDİ Kİ: AŞIDA HEDEF 100 MİLYON

Dr. F. Koca, Sinovac firmasıyla yapılan 50 milyon dozluk anlaşmanın rahatlığı içinde. “Çinli firmayla en büyük anlaşmalardan birini biz yaptık, üstelik mümkün olduğu takdirde bu sayıyı arttırma opsiyonumuz da var, muhtemelen de arttıracağız” diyor ve ekliyor: “Biz daha en baştan beri 2 ayrı firma ile aynı anda Faz 3 çalışması yapan dünyadaki tek ülkeyiz. Hem Sinovac hem de BioNTech’in farklı teknolojilerle üretilmiş aşılarının Faz 3 çalışmalarını üniversitelerimiz ile birlikte büyük bir dikkat ve özenle yaptık, yapıyoruz. Sinovac ile aldığımız sonuç yüzde 91.2 civarında. Bu rakamın daha da yükseleceğini umuyoruz. BioNTech aşısı ile yaptığımız Faz 3 çalışmaları ise bitmek üzere. Ve bu nedenle de etik olarak BioNTech’in aşı kotalarını oluştururken bizi de listeye dahil edeceğinden zaten emindik. Netice de böyle oldu. Dr. Uğur Şahin’in de değerli yardımlarıyla ilk aşamada 500 bin, sonraki aşamalarda da yaklaşık 4.5 milyon doz BioNTech aşısı için son imzaları attık. Bu rakamın 25 milyona çıkması ise ihtimal dahilinde. Kısacası yıl sonuna kadar hedefimiz 100 milyon doz aşı ile yaklaşık 50 milyon insanımıza bağışıklık kazandırmak olacak.”

VARAN 2

BAKAN DEDİ Kİ: MUTASYONU DİKKATLE İZLİYORUZ

Bilindiği gibi geçtiğimiz 2 haftada pandemi gündeminin bir numaralı konusu “mutasyon meselesi”idi. Bence gereksiz gürültü koparıldı. Zaten kaygı, telaş içinde olan insanlarımız lüzumsuz yere daha büyük korkulara itildi. Ben baştan beri mutasyon meselesini ciddiye almadım. Bu meselenin ne teşhisi, ne tedaviyi ne de bulaşma hızını etkileyeceğini kabullenmedim. Sevinerek belirteyim, Dr. Fahrettin Koca da hep bu görüşte oldu. Meseleye sükûnetle yaklaştı. Dün yaptığımız görüşmede ise “O mutasyon bizde yok!” cümlesiyle son noktayı koydu. Sağlık Bakanı diyor ki “Mutasyon meselesini zaten büyük bir dikkatle izliyoruz. Geçtiğimiz günlerde havaalanlarından aldığımız virüs örnekleri dahil hiçbir materyalde sözü edilen mutasyona rastlamadık!” Kısacası şu bilgi net ve açık: Mutasyon meselesi bizi şimdilik ilgilendirmiyor!

VARAN 3

BAKAN DEDİ Kİ: YANGIN KONTROL ALTINDA

Muhtemel bir tsunaminin ilk işaretlerini ekim ortalarında Sağlık Bakanı’nın daveti üzerine katıldığım Bursa ziyaretinde fark etmiş, İstanbul’da sahadan gelen neticeleri de görerek ciddi ölçüde telaşlanmıştım. Aslında sadece İstanbul ve Bursa değil; Balıkesir, Kocaeli, Tekirdağ, Edirne dahil Marmara’nın neredeyse tamamında vaka sayıları hızla artıyordu. Şu andaki net ve açık gözlemime gelince: Devlet duruma süratle el koydu. Sağlık Bakanı, İçişleri Bakanı, valiler, belediye başkanları, il pandemi kurulları elbirliği ile çalışarak tsunamiyi kontrol altına aldılar. Sayın Bakan diyor ki “Sadece İstanbul’da filyasyon ekiplerinin sayısını yüzde 50 arttırdık. Yüzde 25’leri geçen test pozitiflik sayısını yüzde 15’lerin altına indirdik. Teşhis için kullandığımız PCR testinden sonuç alma süresini 30 küsur saatten 15 saatin altına düşürdük. Yoğun bakım yatak sayımızda ise sadece İstanbul genelinde yüzde 30’a yakın artış sağladık. Bütün bunları sağlık sistemimizin organizasyon becerisi ve sağlık ordumuzun fedakârlıklarıyla 8-10 gün içerisinde başardık!” Sağlık Bakanı ayrıca şu verilerin de altını çiziyor: “Son bir ayda Hatay’daki yoğun bakım yatak sayısını 200’den 400’e, Adana’daki sayıyı ise 400’lerden 600’lere yükselterek hizmet kapasitemizi hızla arttırdık.”

NETİCE ŞUDUR: AZ ELEŞTİR, ÇOK ÖV

SAĞLIK Bakanı Fahrettin Koca ile yaptığım konuşmanın özeti şudur: Ben 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in öğrencisiyim. Onun en çok değer verdiğim tavsiyelerinden birini bugüne kadar ısrarla uyguladım, uygulamaya da devam ediyorum. O tavsiye şudur: “DOKTOR, ZOR GÜNLERDE ELEŞTİRİDE KISKANÇ, ÖVGÜDE CÖMERT OLMAYI UNUTMA!” Pandemide hatalarımız olmadı mı? Oldu! Eksiklikler yaşamadık mı? Yaşadık! Sıkıntılarımızın hepsi çözüldü mü? Çözülmedi! Ama bilelim ki sorun hâlâ bizim sorunumuz. Ve unutmayalım ki o sorun bugün de kucağımızda duruyor. Çözüm için ise birbirimize destek olmamız, birlikte çalışmayı sürdürmemiz gerekiyor.

ÖZETİ ŞUDUR: 2021’E UMUTLA GİRİYORUZ

ZOR bir yıl geçirdik. Sevdiklerimizi kaybettik, işlerimiz bozuldu, işini bile kaybedenler oldu. Kısacası 2020 keyfimizi fena halde kaçıran bir yıl olarak tarihe geçecek. Ama bilelim ki iyi günler yakındır. Ve yine iyi bilelim ki güzel günler yeniden geri gelecek. Bu nedenle her ne olursa olsun yaşam sevincimizi korumak, hayata daha çok tutunmak, birbirimize daha çok destek olup daha sıkı sarılmak zorundayız. Umalım ki 2021 keyifli bir huzurun bizi yeniden sarıp sarmalayacağı harika bir yıl olsun. Ve umalım ki bu belalı virüs ile mücadelede daha başarılı, daha güçlü neticeler alalım.