100 bin silahlı gücümüz var diyen aşiret liderinden flaş Türkiye açıklaması! PKK'ya karşı net tavır
Suriye'nin Deyrizor kentinde terör örgütü PKK/YPG ile çatışan ve teröristlerden kentlerini terk etmesini isteyen aşiret ve kabileler umutlarının Türkiye olduğunu söyledi.
Terör örgütüne kenti terk etmeleri için 1 ay süre veren Deyrizorlu aşiret ve kabilelerin Türkiye'de yaşayan temsilcileri, ABD ve diğer ülkeler ile görüşmelerin sürdüğünü ve sonuç alınamaması halinde 100 bin kişilik silahlı güçleri ile teröristleri topraklarından çıkaracaklarını ifade ederek, "Biz, teröristlere karşı savaşmaya hazırız. Diğer bölgelerde olduğu gibi Türkiye'nin Deyrizor'a da gelerek bizi kurtarmasını istiyoruz" dedi.
2011 yılında başlayan Suriye iç savaşı ile oluşan otorite boşluğundan yararlanan terör örgütü PKK/YPG, omurgasını oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri isimli yapı ile kendisini kamufle etmeye çalışıp; Türkiye sınırındaki bazı bölgeler gibi Irak sınırında bulunan Deyrizor kentini de işgal etti.
Uyguladığı baskı ve zulüm ile kendilerini benimsemeyenleri göçe zorlayan teröristler, boşalan alanları da Suriye’nin farklı bölgelerinden taşıdığı militanları ile doldurarak demografik yapıyı değiştirme yoluna gitti.
Başta ABD olmak üzere çeşitli ülkelerce desteklenen terör örgütü PKK/YPG, bu süreçte baskılarına karşı çıkanları da tutuklayarak veya çeşitli gerekçelerle cezalandırarak sindirmeye başladı.
Son süreçte yoğunlaşan baskıların ardından oluşan tepkileri dindirmekte zorlanan PKK/YPG, bu kez aşiret reislerine yönelik düzenlediği suikast yöntemiyle terör örgütüne karşı çıkmaktan alıkoyma yöntemine başvurdu. Bazı küçük aşiret ve kabile reislerini düzenlediği suikastlar ile sindiren terör örgütü, Ağustos ayı başında bölgede 1 milyonu aşkın nüfusa sahip El-Agidat aşireti liderini hedef aldı.
AŞİRET BOĞUN EĞMEDİ, TERÖRİSTLERE SAVAŞ AÇTI
Bu gelişmenin ardından El-Agidat aşireti mensupları, teröristlerin bu saldırısına sessiz kalmadı. Duruma tepki gösteren aşiret mensupları, saldırıyı düzenleyen teröristlere savaş açtı.
Aşiret mensupları kendilerini silahla tehdit eden teröristler ile çatıştı. 3 gün süren çatışmalarda aşiret mensupları bazı köyleri PKK/YPG’den arındırıp teröristlere ait kontrol noktalarını ele geçirdi.
AŞİRET VE KABİLELER PKK’YA KARŞI BİRLEŞTİ
Yaşananların ardından Deyrizor bölgesindeki aşiret ve kabileler de birleşerek terör örgütüne karşı ortak hareket etme kararı aldı.
Deyrizor’da toplanan aşiret ve kabile reisleri, cezaevlerinde keyfi tutulan kişilerin serbest bırakılıp, petrol gelirlerinin Deyrizor halkına devredilmesi ve yönetimin kent sakinleri tarafından yapılması konusunda mutabakata varıp, SDG kılığına giren PKK/YPG’li teröristlerin 1 ay içerisinde kenti terk etmesi kararına vardı.
ABD DEVREYE GİRDİ, AŞİRETLER KABUL ETMEDİ
Gerilime yol açan bu gelişmenin ardından bölgede teröristler ile ortak hareket eden ABD’li üst düzey yöneticiler, Deyrizor’daki aşiret ve kabileleri toplantıya çağırdı.
Ancak, aşiret ve kabile reisleri teröristlerin Deyrizor’dan çıkarılması talebinin kabul edilmeyeceği bilgisine ulaşınca ABD’nin çağrı yaptığı toplantıyı katılmayarak protesto etti. Aşiret ve kabile reisleri daha sonra birkaç kez daha ABD ve SDG’nin yaptığı çağrıyı karşılıksız bırakarak düzenlenen toplantıya katılmadı.
TÜRKİYE’DEKİ AŞİRET REİSLERİ GELİŞMELERİ İZLİYOR
Terör örgütünün baskısı nedeniyle geçmiş yıllarda kentlerinden ayrılmak zorunda kalan Deyrizor’un en büyük aşiretlerinden El-Agidat ve Baggara aşiretinin reisleri, gelişmeleri Türkiye’den izliyor.
Terör örgütü baskısından kaçarak Şanlıurfa’ya yerleşen aşiret reisleri, Deyrizor’da yaşananların dayanılmaz hal aldığını söyledi.
İnsanların maruz kaldığı baskı ve zulme dayanamayarak teröristlere savaş açtığını anlatan aşiret reisleri, ABD ve diğer ülkeler ile görüşmelerin devam ettiğini ve tek isteklerinin terör örgütü PKK/YPG’nin Deyrizor’dan çıkarılması olduğunu ifade etti.
Aşiret reisleri, bir aylık sürenin sona erdiğini ve yapılan görüşmelerde en önemli taleplerinin teröristlerin Deyrizor’dan çıkması olduğunu hatırlattı.
AŞİRET REİSİ: 'ABD ÇIKSIN PKK BİR GÜNDE BİTER'
El-Agidat aşireti reislerinden Ammar El Haddavi, terör örgütünün gerçek yüzünün insanlar tarafından görüldüğünü ve kabul edilmez hale döndüğünü söyledi.
Teröristlerin işgal ettikleri kentlerinde insanları katledip, hayatlarıyla oyun oynadıklarını anlatan Ammar El Haddavi, "Teröristlerin işgalinin ardından Deyrizor’da her türlü zulüm uygulandı. İnsanlar baskıyla göçe zorlandı. Kandil’den gelen teröristler Deyrizor’da insanlara hayatı zindan etti” dedi.
Aşiretlerinin önde gelen isimlerinden birisinin PKK/YPG’lilerce öldürülmesinin ardından teröristler ile çatışıldığını anlatan Haddavi, "Aşiret liderlerimizden birisinin öldürülmesinin ardından insanlar bunların gerçek yüzünü gördü ve bunların gerçek dost olmadığını anladı. Bunun üzerine teröristler ile aşiret mensuplarımız arasında 3 gün süren çatışma oldu” diye konuştu.
Teröristler ile yaşanan gerilimin ardından Deyrizor’daki aşiret ve kabilelerin toplanarak PKK/YPG’ye kenti terk etmesi için 1 ay süre verdiğini anlatan Ammar El Haddavi şöyle konuştu:
"Verilen süre doldu ama araya giren ABD ve diğer ülkelerle görüşmeler devam ediyor. ABD’nin yaptığı toplantı çağrılarına aşiret ve kabile reisleri, teröristlerin çıkmasına yönelik çağrı yerine getirilmediği için kabul edilmedi. Bundan sonraki süreçte görüşmeler nasıl gelişecek takip ediyoruz.
Bizim öncelikli isteğimiz Deyrizor’u halkımızın yönetmesi ve teröristlerin topraklarımızdan çıkmasıdır. Bugün topraklarımızı işgal eden PKK sırtını ABD ve BM’ye dayamış durumda. ABD ülkemizi terk etsin, PKK bir gün bile orada kalamaz. ABD çıktıktan sonra Suriye’de PKK veya PYD diye bir şey kalmaz.”
Suriye’nin uluslararası ülkelerin çıkarları doğrultusunda savaş alanına döndüğünü ifade eden Haddavi, "Şu an Deyrizor ve çevresinde teröristler ile ABD’nin bulunduğu bölgede petrol ve zengin tarım arazileri var. Bundan faydalandıkları için bırakmak istemiyorlar. Bunlar gittikten sonra birlik beraberlik ve saygı çerçevesi içinde birleşip orada kardeş gibi yaşarız. ABD ve diğer ülkelerin desteklediği PKK veya PYD’nin Suriye içinde hiçbir gücü yoktur.
2011 yılında Suriye’de başlayan iç savaşta, PKK/YPG’lilerin güçlü olduğu bölgeler hafif silahlarla teslim alınmış ve bugün insanlara her türlü zulmü yapanlar orada konuşamaz olmuştu. PKK/YPG’nin bugün güçlü olmasının nedenleri, Amerika, Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’dır. Bunlar, teröristleri para ve silah desteği ile güçlendirdi. Arap emirleri ve bazı Arap ülkeleri hala teröristlerin birçok derneğine yardım ediyor” diye konuştu.
'100 BİN SİLAHLI GÜCÜMÜZ VAR'
El Agidat aşiretinin ülkenin en büyük aşiretlerinden olduğunu ve nüfusunun 1 milyon ile ifade edildiğine dikkat çeken Haddavi, "Teröristler güçlü yapımızı bölmek ve aşireti etkisiz hale getirmek istiyor. Bunun için aşiretin önde gelen isimlerini hedef aldılar. PKK-YPG’nin en büyük isteği aşiretin önemli isimlerini Deyrizor’dan göç ettirmek ve aşireti güçsüz kılmak. Ama buna izin vermeyeceğiz. Aşiretimizin 100 bin silahlı gücü var ve terör örgütüyle gerektiği halde savaşmaya hazırız” dedi.
'UMUDUMUZ TÜRKİYE'
Suriye’de iç savaşın başlamasının ardından tüm dünya ve Arap ülkelerinin kendilerine sırt çevirdiğini, kendilerine kapılarını ve gönlünü sadece Türkiye’nin açtığını dile getiren Haddavi şöyle devam etti:
"2011’de başlayan iç savaştan sonra Türk kültürünü, insanlığını, hukukunu, adaletini ve dürüstlüğünü hepimiz gördük. Bunun için tüm Suriye halkı gibi bizler de Türkiye’nin topraklarımızı özgürleştirmesini istiyoruz. Suriye halkı olarak tek umudumuz Türkiye.
Biz Türkiye’nin diğer bölgeler gibi Deyrizor’a da girmesini istiyoruz. Tek isteğimiz bir an önce Türk askerinin Deyrizor’u teröristlerden temizleyerek bizi kurtarması, özgürleştirmesi.”
AŞİRET REİSİ: TÜRKİYE İSLAM’IN KALESİ
Baggara aşiretinin önde gelen isimlerinden Abdulgaffur Şeyh El Huseyni de Deyrizor’un güvenli hale gelmesi için Türkiye’den destek istediklerini söyledi.
Türkiye’nin iç savaşın ardından kendilerine gönüllerini açtığını anlatan El Huseyni, "2011 yılından bu yana Deyrizor ve tüm Suriye’de insanlar ölüyor. Türkiye gibi diğer ülkeler de artık sesimizi duysun ve bu ölümü durdursunlar. Bizler çok acı çektik ve bu süreçte sadece Türkiye yanımızda oldu. Türkiye artık İslam’ın kalesi ve Müslümanın kalkanı oldu.
Herkese zulmeden, çocukları annelerinden koparıp kaçıran ve eline silah veren teröristlerden kurtulmak için Türkiye’nin geçen yıl başlattığı Fırat’ın doğusu operasyonunu sürdürerek tüm sınır hattını ve Deyrizor’u PKK/YPG’li teröristlerden temizlemesini istiyoruz” diye konuştu.