Trump'a azil soruşturması için kritik oylama
ABD'de Trump'a yönelik yürütülen azil soruşturmasına ilişkin ilk oylamanın perşembe günü yapılacağını duyuruldu.
ABD Temsilciler Meclisinde, Başkan Donald Trump'a yönelik başlatılan azil soruşturmasına yönelik ilk oylama, soruşturmanın prosedürleri konusunda perşembe günü yapılacak.
Demokratların ağırlıkta olduğu Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, konuya ilişkin kaleme aldığı mektubunda, bu tür bir oylamanın zorunlu olmadığını ancak Trump yönetiminin, soruşturma sürecinde herhangi bir belgeyi geri çekmesini, şahitlerin ifade vermesini engellemesini ya da gönderilen ifade çağrılarını reddetmesini engellemek adına böyle bir oylama yapacaklarını vurguladı.
Pelosi, mektubunda, "Bu hafta, şu anda belge talepleri, kayıtlar ve ifade için çağrılar ve diğer adımların, komitelerimiz tarafından yürütülen azil soruşturmasının bir parçası olduğunu teyit etmek için bir karar tasarısı sunacağız." ifadesini kullandı.
BEYAZ SARAY'DAN TEPKİ
Öte yandan Beyaz Saray'dan konuya ilişkin yapılan açıklamada, tasarının tam metni görülene kadar net bir yorumda bulunulmayacağı belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:
"Pelosi nihayet, ABD'de geri kalan herkesin bildiği bir gerçeği kabul ediyor. Demokratlar, yetkileri olmayan bir azil sürecini yürütüyorlardı. Başkan Trump'a yasal haklarını vermiyorlardı. Ayrıca sırlı, gizli ve kapalı kapılar ardında alınan ifadeler de tamamen ve geri döndürülemez bir şekilde gayrimeşruydu."
TRUMP'IN AZİL SORUŞTURMASI
Trump'ın, temmuzda yaptığı telefon görüşmesinde, Ukrayna liderinden Biden ve ailesini soruşturması durumunda ABD'nin ülkesine yardım edeceğini söylediği iddia edilmiş, ABD Kongresindeki Demokratlar da bu iddia üzerine azil soruşturması başlatmıştı. Trump ise Zelenskiy ile yaptığı görüşmenin tamamen usullere uygun olduğunu savunmuştu ancak ABD Başkanı Trump, telefon görüşmesinden önce Ukrayna'ya 400 milyon dolarlık asker ve mali yardımın askıya alındığını bildirmişti.
Beyaz Saray, görüşmenin dökümünü yayımlamış ve yardımlarla görüşme arasında ilişki olmadığını savunmuştu.