Nethaber Mobil Uygulama
Nethaber mobil uygulamasını denediniz mi?
Nethaber mobil uygulamasını denediniz mi?
Herkesin dilinde aynı terane dönüyor son zamanlarda. Nerede hangi muhalif varsa hiçbir ortak nokta bulamasalar dahi parlamenter sisteme dönüş paydasında buluşabiliyorlar.
Her çıkan ‘’Böyle sistem olmaz! İlk işimiz eski sisteme geri dönmek olacak!’’ diyor.
Hatta Davutoğlu gibi mürekkep yalamış bazı isimler, ekonomideki çalkantılı süreci, batıyla olan seyri bozuk ilişkileri ve Trump’ın akıl almaz hamlelerini bile toplayıp, çarpıp, bölüp sonucu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne çıkarıyorlar.
Hal böyle olunca herkesin aklına aynı soru geliyor...
Yeni kurulan partiler hangi ittifaka katılacak?
Ben size cevabını vereyim. Kimlerle ortak noktaları varsa o tarafa gidecekler.
Mesela Kemal Kılıçdaroğlu, Babacan yahut Davutoğlu’na ‘’Gelin benim adayımı Cumhurbaşkanı seçelim ilk işimiz de parlamenter sisteme geri dönmek olsun’’ dediğinde ‘Hayır’ dememeleri için bir gerekçe görmüyorum.
''Yahu tamam da insanın siyasette hiç mi duruşu olmaz? Her şey ortak çıkarlar mı yani?'' dediğiniz duyar gibiyim fakat maalesef öyle…
Bakınız...
Babacan daha düne kadar kendisine ‘bebecan’ diyenlerin ağzına laf vermekte pek mahir.
Öteki yanda Davutoğlu ise AK Parti’den ayrılır ayrılmaz bir zamanlar kendisine ‘alçak’ diyen Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanında aldığı soluğu…
Yetmedi…
Başbakanlığını yaptığı Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ‘terörist’ diyen Kaftancıoğlu’nun yanına oturmakta da bir beis görmedi.
Yani sizin anlayacağınız ‘duruş’ muruş hikâye…
La Fontaine'den masallar...
Menfaat nereye eserse o yana kıvrılan adamlarda duruş aramak yılanda omurga aramaya benzer.
Konumuza dönelim, ne diyorduk…
Ha!
Bu sistem değişikliği meselesi…
Ülkenin bütün sorunlarını yeni hükümet sistemine bağlayanlar ortak bir noktada buluştular bile…
Buluştular buluşmasına da neyi nasıl yapabileceğini bilen bir Allah kulu yok.
Milletin %50’sinden fazlasının oyuyla kabul edilmiş bir sistemi nasıl geriye döndüreceklerine dair bir fikirleri namevcut.
Referandum yapmaları gerekiyor.
Referandum kararını alacak olan mecliste çoğunluk ise yeni hükümet sistemini destekleyen iki partide, yani AK Parti ve MHP’de bulunuyor.
Bu haldeyken yine de eski sisteme dönmek gibi bir saçmalığı dile getirenler ülkeyi nasıl bir krizin eşiğine sürüklediklerinin farkındalar mı acaba?
Hem bu memleketin başka derdi yok mu efendim?
Mesela güneyimizde oluşturulmaya çalışan bir terör koridoru var…
Oldu da siz eski sisteme bir şekilde geri döndünüz…
Ne olacak?
ABD, Pentagon'un üzerine sihirli bir değnek değmiş gibi bir anda bütün Ortadoğu planlarından vaz mı geçecek?
O halde sistem değişikliğinden önce millete, Ortadoğu’da nasıl bir politika izleyeceğinizi anlatmanız lazım.
Bir diğer örnek…
Batı, bir türlü güneyimizdeki PYD/YPG örgütlerini terörist olarak tanımak istemiyor.
Sırf bu sebeple ekonomik baskı kurmak isteyenler bile var.
Lakin bizim muhaliflerimiz ve müstakbel muhaliflerimiz oturup kalkıp ''Bizim ilk işimiz eskiye dönmek olacak'' deyip duruyorlar.
Yahu, olmaz ya, velev ki parlamenter sistem geri döndü…
Batı o gece PYD/YPG’yi terör örgütü olarak kabul mü edecek?
Yahut Akdeniz’de yaşanan Türkiye’nin haklarını gasp etmeye yönelik manevralar bir anda son mu bulacak?
Hayır…
Bunu siz de bal gibi biliyorsunuz…
Ve tüm bunlara karşı üretecek bir vizyon, bakış, fikir ve siyasetiniz olmadığından basit popülizm kasarak millete günah keçisi kestirmeye çalışıyorsunuz.
Akıl mantık almıyor…
80 milyon vatandaşı aptal yerine koyarak eğer eski sisteme dönülürse her şeyin çok daha güzel olacağına inandırmaya çalışıyorlar…
Nasılına cevap verebilen yok...
Bu ülke en büyük krizlerini eski sistemde yaşamadı mı?
Bu ülkede polislerin maaşlarının yatırılamadığı dönemler eski sistemin mahsulü değil miydi?
Bu ülkede başbakanın önüne kasalar eski sistemde fırlatılmadı mı?
Bu ülkede siyasetçiler sırf şiir okudular diye hapse atılarak demokrasi ayaklar altına eski sistemde alınmadı mı?
Eğer bir müsebbip arayacaksanız Türkiye’yi yıllar boyunca arpa boyu ileri götüremeyen eski sistemde arayın.
Ha…
Ama siz ‘’Hayır efendim biz sadece eski sisteme dönmekle kalmayacak ABD odaklı bir dış siyaset izlemeye başlayacağız. Akdeniz’deki menfaatlerimizden vazgeçeceğiz. Güneyimizde bir terör devleti oluşturulmasına müsaade edeceğiz.’’ derseniz, bakın işte o zaman hakikatten batının sevdiği uslu çocuk olabilirsiniz…
Hem belki başınızı okşar, dolarla yaptırım bile uygulamazlar…
Ekonomimiz de ABD’nin koyduğu çitlerin gerisinde kendi çapında eğlenir durur.
Biz de bu kadar uzun yazılar yazarak meramımızı anlatmak yerine ‘İhanet!’ der geçeriz…