İBB Kanal İstanbul için bir toplantı düzenlemiş ve oradan buradan bilim adamlarını çağırmış.
Bence çok mantıklı bir çalışma olmuş. Zira bu işi en iyi bilecek olan bilim adamlarıdır. Zaten toplantı sonucunda yapılan açıklamalar da bunun en iyi kanıtı.
Katılımcılardan bir tanesi Kanal İstanbul’un erkek neslinin kökünü kazıyacağını söylemiş.
Çok doğru…
Ama yetersiz.
Kanal İstanbul projesi sadece erkek neslini değil kadın neslini de tüketecek.
Bitti mi?
Hayır!
Kanal İstanbul yapılırsa, su aygırlarının da nesli tükenecek. Onları gören timsahlar hayata küsecek. Bu acıya dayanamayan gergedanlar yas ilan edecek.
Hem biliyor musunuz?
Boğazdan akacak olan su Marmara deniziyle buluşunca hamsi de kalmayacak.
Hamsi bitince istavritler de kaçacak. Bunu gören alabalıklar denizlere küsecek. Sizin anlayacağınız balık nesli de tükenecek.
Bir de arılar var…
Arı deyip geçmeyin!
Ünlü fizikçi Einstein’in söylediklerine göre eğer arılar yok olursa bu insanlığın sonu olurmuş.
Eğer Kanal İstanbul yapılırsa iki yaka arasında esen rüzgâr cereyan yapacak. Bu cereyan bütün İstanbul’un üşümesine sebep olacak.
Eee…
Üşüyen arılar ne yapacak?
Kaçmaya başlayacaklar.
Nereye?
Sıcağa doğru yani güneye.
Bu hareket arılar arasında göç etkisi uyandıracak. Bütün arılar güneye gitmeye başlayacak. Bilimsel verilere göre arılar ekvatoral bölgede yüksek sıcaklıkta yaşayamadıkları için hepsi ölecek.
Kısacası Kanal İstanbul, arıların sonunu getirecek. Dolaylı yoldan insanlığın sonu gelecek.
Bakın ben size bir şey söyleyeyim mi?
Eğer Kanal İstanbul yapılırsa EYT’li sayısı iki katına çıkacak.
Ne alaka demeyin!
Bilimsel verilere dayanarak söylüyorum.
Kanal İstanbul’un yapımıyla bozulan ekolojik denge havayı da etkileyecek.
Bundan sonra havalar hep bozuk olacak. Her gün bulutlu gökyüzüne bakan insanların çalışma azimleri tükenecek.
İnsanlar bir an önce pirim borçlarını ödeyip emekli olmaya çalışacaklar. Böyle olunca binlerce yeni EYT’li çıkacak.
Ülke olarak bu yükün altından kalkamayız!
Hepsi bu kadar mı?
Hayır!
Eğer Kanal İstanbul yapılırsa buzullar eriyebilir, kangurular kan kaybından ölebilir, hamile kadınlar düşük yapabilir, erkeklerin kas kütleleri yarı yarıya düşebilir, güneş tersten doğabilir Neptün yörüngeden çıkabilir, Merkür parça pinçik olabilir hatta inanır mısınız Göbekli Tepe’nin göbeği bile çatlayabilir…
Şimdi diyeceksiniz ki sen bu konu da tahsil mi gördün de buradan atıp tutuyorsun...
Aman efendim kızmayın hemen!
Koskoca kelli felli profesörler işkembe-i kübradan sallayıp saçma sapan şeyler söylüyorlar, bu kardeşiniz şurada biraz eğlenmiş çok mu?
Böylelerine gülüp geçmek lazım…
Haydi sağlıcakla kalın!