Bin yıl sürecek denmişti lakin çok şükür ki öyle olmadı.
28 Şubat döneminde sırf başı kapalı diye kız
çocuklarını okullara almayan, anaları asker evlatlarının yemin
törenine sokmayan, batının değil de dininin emrettiği gibi giyinen
insanları yollarda yürütmeyen canavarın başını ezmiştik.
Ezmiştik ezmesine de görülen o ki bu azgın canavar fırsat
bulmaya görsün, başını hemen kaldırmaya meylediyor.
Metroda yaşanan hadiseyi gördünüz.
Bir metro dolusu beyinsizin bir araya gelerek çıkardıkları
rezalet görüntüler!
Yahu siz değil misiniz kıyafet özgürlüğü diye kıçınızı
yırtan?
Siz değil misiniz ister pantolon giyerim ister mini etek giyerim
diyen?
N’oldu?
Ne bu hazımsızlık?
Vatandaş sırf cübbe ve sarık giyiyor diye niye rahatsız
oldunuz?
Ben size bir şey söyleyeyim mi?
Dertleri kıyafet özgürlüğü falan değil.
O metrodaki kardeşimiz sarık değil de fötr şapka taksaydı aynı
tepkiyi verecekler miydi?
Hayır!
O kardeşimiz cübbe yerine haham yahut rahip kıyafeti giyse aynı
şekilde kameraya çekip afkuracaklar mıydı?
Hayır!
Çünkü dertleri kıyafet özgürlüğü değil. Dertleri
kendileri gibi olmayanlara hakaret özgürlüğü!
Dertleri ‘İslam düşmanlığı’
Yaptıkları tüm edepsizliklerine rağmen…
Onlar ne kadar kudurmuşsa, cübbeli ve sarıklı kardeşimiz bir o
kadar vakur durmuş…
Onlar ne kadar azgınlaşmışsa, kardeşimiz bir o kadar sükunetini
korumuş…
Onlar ne kadar hadsizleşmişse, kardeşimiz bir o kadar onların
seviyesine inmemiş…
O dememiş lakin benim diyeceklerim var!
Bu memlekette mini etek giyene nasıl karışılmıyorsa, sen de
cübbeli ve sarıklı gezen vatandaşa karışamazsın!
El uzatamazsın!
Dil uzatamazsın!
Hatta yan gözle bile bakamazsın!
Haddine değil…
Senin o olmayan beyninin tepesindeki saça kimse karışmıyorsa
sende kimsenin kılığına kıyafetine karışmayacaksın!
Kimse senin giydiğin pantolona elinde taşıdığın dövize hatta
metro gibi toplu taşıma alanında etrafını rahatsız ederek hayvan
gibi tepinmene karışmıyorsa…
Sen de o cücük kadar beyninle üstünde tepindiğin toprakları
miras bırakanların giyindiği gibi giyinene, düşündüğü gibi
düşünene, konuştuğu gibi konuşana ağzını açamazsın!
29 EKİM’DE YAŞANANLARIN DEVAMI…
Şunu da söylemeden geçmeyelim. Metrodaki rezilliği çıkaranların
29 Ekim’de onun gibi giyinmeyen herkesi hedef alarak Dilek
İmamoğlu’na ‘Cumhuriyet kadını’ diyenlerden hiçbir farkı
yoktur.
Ayrıca bundan memnun olanlar hatta sessiz kalanlarda en az o
metrodaki gerizekalılar kadar mesuldürler.
Zira bu meseleleri çoktan tarihe gömmüştük biz.
Ta ki 29 Ekim’de başlatılan 28
Şubat rüzgarlarına kadar…
ÖZ VATANINDA GARİPSİN ÖZ YURDUNDA PARYA
O videoyu ilk gördüğümde aklıma üstadın Sakarya Türküsü
şiirinden bu parça geldi.
Hakikatten de öyle değil mi?
Ertuğrul Gazi bu kıyafetle cenkten cenke
koşsun.
Osman Gazi, Orhan Gazi bu kıyafetle devlet
kursun.
Yavuz Sultan, Kanuni bu kıyafetle dünyayı dize
getirsin.
Fatih Sultan Mehmet bu kıyafetle şehr-i
İstanbul’u fethetsin.
Lakin sen gel aynı kıyafeti giyindiğin için o şehrin ortasında
ayıplan…
Bu, öz yurdunda garip, öz vatanında parya olmaktan başka ne
olabilir?