Yaparsa yine Erdoğan yapar...

İster demokrasinin doğduğu topraklarda, isterse kısa süredir az çok demokrasiyle yönetilen devletlerde olsun,  sandığın koyulduğu bir ortamda böyle sonuca rastlanmamıştır.

Bundan sonra rastlanır mı? Bana göre çok zor. Hatta biraz daha ileriye götüreyim, imkansız gibi. Tamam olayı nirvanaya taşımış olacağım, tamam o yılları muhtemelen ben göremeyeceğim ama yine de söyleyeceğim, aynı şeyleri bir parti, bir lider bir daha yaşasın yada yaşatsın, kabul benim iddam, şu olsun şurada eşek gibi anıracağım... Bu  gelsin üzerlerinde +18 fotoğraflar vereceğim, diyenlerinki kadar cafcaflı değil fakat  burada yazılı dursun, ayaklarımı bırakıp saçlarımla gezeceğim.

Kelimelere, noktalara, virgüllere bu kadar  komando eğitimi yaptırdıktan sonra işin özüne geleyim.

18 yıldır bir ülkeyi yöneten bir lider hem de kendi devlet kurumları tarafından dışlanmasına, muhtıralara, kapatma davalarına, darbelere, ihanetlere ve bir çok olumsuz şeye daha rağmen, üstelik dünyanın 2008 ekonomik krizi ve COVID-19 salgını yaşadığı, 100 yıllık planlamaların coğrafyamızda yeniden yapıldığı, içte ekonomik sorunların dışta siyasi sıkıştırmaların yaşandığı halde, halen halkının gözünde, yaparsa o yapar durumunda.

Evet ekonomi, dış siyasi sorunlar ve bir çok konuda, sizce bu sorunu kim çözer?

Sorusuna verilen cevap, diğer isimlere nal toplatırcasına, Ak Parti Genel Başkanı,  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.

Bu tespitler elbette ki siyaset yazan bir yazar olarak benim de tespitlerim fakat  tespitler aynı zamanda GENAR araştırmanın sahibi İhsan Aktaş'a da ait.

Ne diyor araştırmacı köşe yazarı İhsan Aktaş... ”Araştırmalarımız sonucunda şunu görüyoruz ki halk ekonomi, dış politika sorunlarını halen Erdoğan’ın çözebileceğine inanıyor. O kadar ki en yakın rakibine üç-dört kat fark atarak. Ekonomide sorunları kim çözer diye sorduğunuzda, Erdoğan %30 küsürlerle önde. Kendisine en yakın rakip %7 lerde. Dış sorunlar, Libya, Akdeniz vs. dediğinizde ise, oran yüzde yetmiş‘lere çıkıyor.  En yakın rakip yine %10’un altında. İşin özeti, Erdoğan sokakta rakipsiz.”

Sayın Aktaş Bu sözleri nerede söylemiş? Habertürk televizyonunda yayınlanan "Açık ve Net" programında.

Kuşkusuz, tereddütsüz, tartışmasız bu başarı Sayın Erdoğan’a ait.

Bu doğru ama doğru olan başka bir şey daha söz konusu. Her söylediğimde birileri çıldırıyor fakat yine söyleyecegim, Bu ülkede muhalefet yokluğu var. Öyle ya, teorik siyasette yada bütün dünyadaki pratik siyasette olduğu gibi muhalefet iktidar ilişkisi tahterevallinin iki ucu arasındaki ilişki benzeri olduğuna göre, eee... Bizim ülkemizde de ivme kaybeden hep tahterevallinin muhalefet ucu.

O halde, bu ülkede muhalefet yokluğu var demek çokta yanlış olmamalı.

Peki bu bir ülke için iyi bir şey mi? Bana sorarsanız çok değil.

Çünkü ben bir ülkede mümkünse üç fakat değilse en az iki tane iktidar namzeti siyasi parti olmalı inancındayım. Çünkü rekabet başarıyı getirir. Eğer rakibiniz güçlüyse sizde ona göre çalışırsınız. Yok rakibiniz sizin için tehlikeli değilse yolumuzda biraz daha rahat yürüyebileceğinize inanırsınız.

Şöyle bir örnek vereyim, bir kısmı rahmetli olmuş bir kısmı da zaten yaştan dolayı sporu bırakmış durumda ama sanırım meramımı doğru anlatacaklardır.

Muhammed Ali maça çıkacak, rakibi de Mike Tyson.

Sizce o maça nasıl hazırlanır? Gece gündüz antrenman yaparak değil mi?

Veya Muhammed Ali maça çıkacak rakibi de bizim Cemal Kamacı amca. Muhammed Ali siklet farkından dolayı Cemal Kamacı'yla maça çıkacağı zaman Mike Tyson maçı öncesinde hazırlandığı kadar Çaba harcar mı? Elbette ki harcamaz.

Aynı şey muhalefet içinde geçerli. Eğer çıktığınız bütün maçları nakavtla kaybettiğiniz bir boksörle tekrardan ringe çıkacaksanız, maç öncesi normalde yapmanız gerekenleri, kum torbası dövmek, diğer antrenmanlar vs. gibi çalışmaları yapmaz, ne bileyim, sırtınızı, sırtımızı PKK’ya dayadık, diyenlere  dayama veya binlerce kilometre uzaktaki Biden'a öpücük atma yolunu seçersiniz.

Sonuç olarak söylemek gerekirse, ülkemizde güvenilir, bu işi başarabilir siyasetçi dendiğinde, siyasetçileri oylarıyla seçen halkının aklına açık ara Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan geliyor.

Hemde 18 yıl iktidar olunduğu halde.

Yaşananlara baktığımızda da bu durum uzun süre daha  değişmeyecek gibi gözüküyor.

Hadi, Sayın Cumhurbaşkanının hoşgörüsüne de sığınarak mevcutu  biraz sloganlaştıralım, "Ülkemizdeki siyaset alemi buysa, kralı da Erdoğan'dır."