Efendiler, Heykelcilikle Cumhuriyet yüceltilmez !

Atatürk, sağlığında heykelini diktirdi mi?

Aksini iddia edenleri dinlerim ama benim bildiğim kadarıyla hayattayken yapılan Atatürk heykelleri bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar az.

Atatürk’ün ardından bir şekilde muktedir olan bir çeşit Atatürkçü görünen Kemalistler, Kemalizme de Kemalini kaybettirerek, üstelik bu Cumhuriyetçiliktir, iddiasıyla bütün ülkeyi Atatürk heykelleriyle doldurdular.

Başka söylemle, bu ülkeyi Atatürk içeriğinden yoksun şekilci Kemalizmin esiri edip, adına’da güya Cumhuriyetçilik dediler.

Nihayi mazeretleri ise, Cumhuriyeti yüceltiyoruz.

Efendiler, Cumhuriyet öyle yüceltilmez. Nasıl mı yüceltilir?

Cevaplayacağım fakat önce size modern bir Avrupa devleti Almanya’nın modern bir projesi olan havalimanının bizdeki, " başına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmemiştir" deyimini akıllara getiren hikayesini aktarayım.

Almanya’nın başkenti Berlin’de temeli 14 yıl önce atılan Berlin Bradenburg Havalimanı (BER), teknik hatalar ve skandallar geçen yılların ardından sonunda açılıyormuş.

Ülkenin birliğinin sembolü olması hayaliyle temeli 2006'da atılan ve 2011'de açılması öngörülen ancak yaşanan sorunlar nedeniyle "lanetli" yakıştırması yapılan havalimanının 31 Ekim Cumartesi günü ilk yolcularını ağırlaması bekleniyormuş.

Almanların "mühendislikteki üstünlüğünün" bir işareti olması istenirken ülkenin utanç kaynağı haline gelen proje, bugüne kadar birçok hata ve skandalla anıldı.

Soğuk Savaş'ın bitişini işaret eden Berlin Duvarı'nın 1989'da yıkılmasının ardından şehir yetkilileri ülkenin birleşmesini temsil edecek yeni bir havalimanı inşa edilmesini kararlaştırmıştı. 1996'da yerel ve ulusal yetkililer Frankfurt ve Münih'teki uluslararası havalimanlarına rakip, 2011'de açılması öngörülen yeni bir havalimanı projesini gündeme getirdiler. Getirdiler ama uzun bir süre yalnızca getirmekle kaldılar.

Projeye dair ilk sarsıntılar 2010’da görülmeye başlandı. Planlama şirketinin iflası nedeniyle açılışın bir yıl erteleneceğini duyurdu ve sonrasına açılış için beklenen tarih sürekli ötelendi.

2012'de yangın güvenlik sisteminin arızalı olduğu tespit edilince inşa çalışmaları aniden durduruldu. Başbakan Angela Merkel'in katılımıyla yapılacak tören alelacele iptal edildi.

2016'da savcıların, projede yolsuzluk yapıldığı ihbarında bulunan bir kişinin zehirlendiği iddiasını soruşturmaya açmasıyla işler daha da kötü bir hal aldı.

Aydınlatma sistemindeki hatalar, yürüyen merdivenlerin çok kısa olması, alışveriş mağazalarına fazla alan ayrılmaması gibi meseleler, projeyi iyice içinden çıkılmaz bir sorun yumağına sürükledi. Teknik problemler ve skandalların yanı sıra bu büyük girişimin maliyeti de tartışma konusu oldu.

Planlanan bütçe hesabı aştı; öngörülen masraflar 1,7 milyar eurodan 6,5 milyar euroya kadar şöyle diyelim, evdeki hesap çarşıya uymayıp yaklaşık dört kat yükseldi.

Havalimanının yönetim kurulu başkanlığını yapan eski Berlin Belediye Başkanı Klaus Wowereit, bütçe sınırını aşmakla suçlandı ve "en büyük hatası" olarak nitelendirdiği olay nedeniyle istifa etti. Proje, havalimanı yöneticileri ve yerel medya tarafından "lanetli" diye anılmaya başlandı.

Ancak yetkililer plana sadık kalmayı tercih ederek söz konusu havaalanını bitirmişler.

Tekrarlıyorum, işte o teknoloji devi Almanya’nın teknoloji şaheseri havalimanı nihayet, -mış- ekini kullandığım için "Almanlar affetsin" hizmete açılıyormuş.

Bakın bu havalimanı hikayesi yineliyorum, bizdeki bazılarının imrenerek baktığı ekonomik açıdan dünyanın en güçlü ülkelerinden Almanyada yaşanıyor.

Peki, hemen hemen Ak Parti'nin iktidar olduğu yıllarda başlayan havalimanının Brezilya dizileri kadar uzun hikayesi yaşanırken Türkiye ne yaptı?

Madem söz konusu Almanya’daki havalimanı, o zaman ben de bizdeki havalimanlarından cevap vereyim...

Söz konusu dönemde yani Ak Parti döneminde dünyanın en büyüklerinden olan İstanbul Havalimanı yanı sıra tam 29 tane daha havalimanı yapıldı. Biraz daha açayım, Cumhuriyet tarihi boyunca inşa edilen 26 havalimanı 30 tane daha eklenip, Türkiye’deki havalimanı sayısı 56’ya çıkartıldı.

Cumhuriyet nasıl yüceltilir, sorusunu sormuştum ya, o soruyu cevaplayayım... Efendiler, Cumhuriyet heykel değil, "kontrol kulesi" dikilerek yüceltilir.