Geçtiğimiz gün sosyal medya sayesinde önümüze bir video
düştü.
Bir hanımefendi, lafın gelişi öyle söyledim, umursamasanız da
olur efendim.
Bir adamla kavga ediyor.
Yolculuk esnasında, adamın biri arkasındaki kadın yolcuya
çantasının kendisine değdiğini ve rahatsızlık duyduğunu dile
getiriyor.
Tam olarak nedenini anlayamadığımız kavgada kadın, erkeği bir
güzel pataklıyor.
Metrobüs sessiz sedasız kavgayı seyrediyor.
Yanlış anlaşılmak istemiyorum fakat bu olayı izledikten sonra
kafama şu soru takıldı.
Neden medya fazla sustu?
Bu hareketi bir erkek bir kadına yapsaydı o erkek metrobüsün
içinden iki üç yeri eksik çıkardı.
Bütün medya bu durumu konuşur. Kadın haklarıyla alakalı naralar
atılır. Adamda rezil olduğuyla kalırdı.
Hal böyleyken neredeyse hiçbir yazar bu konu hakkında tek kelime
dahi etmedi.
Neden?
***
6284 sayılı Kanun Ak Partinin salasını okutacak
Kademe kademe rezil edecek…
Kadından yana pozitif ayrımcılık gözeten ve kadının beyanını
esas alan yasa koyucu, böyle durumlar için bir tedbir düşündü mü
bilemiyorum.
Ama bizim hala bazı konularda AB’nin uşaklığını yapmaya devam
ettiğimiz aşikar gibi gözüküyor.
YENİ BİR PARTİ KURMAK
MI?
Yeni bir parti kurmak düşünülüp planlandığı zaman pek de zor
olmayan aksiyonmuş gibi geliyor.
Fakat eski AK Partiliyseniz işler bir anda değişiyor.
Nasıl mı?
Türkiye şartlarında siyaset yapıyorsanız ve güç elde etmek
istiyorsanız belirli bir kesimin amigosu olmanız gerekebiliyor.
Belirlemiş oldukları daha doğrusu hitap ettikleri bir grup
oluşuyor.
Türkiye hala bu kafadan çıkamadı.
O yüzdendir ki eski AK Partililer atacakları her adımda,
"Acaba ne derler ya?" Diye düşünmekten hiçbir şey
yapamıyorlar.
En büyük korkuları da hain olarak ilan edilmek oluyor.
İşte bu yüzden henüz Erdoğan’a kesin ve kararlı bir tavır
belirleyemiyorlar.
Parantez açalım.
Medyada öyle gözüküyorlar. Kanaatimce hala emin değiller.
Hiçbiri de çıkıp, "ülkede şunları şunları yanlış yaptınız
hesap vereceksiniz" diyemiyor.
Tarantino’nun şaheseri Colonel Hans Landa gibi değişik
mimiklerle eleştirmeye çalışıyorlar.
Bugün eski Ak Partili olarak yeni bir parti kurduğunuzda
mücadele etmeniz gereken tek kişi Başkan Erdoğan’dır.
Başkan Erdoğan, Türkiye’yi temsil ediyor aynı zamanda
bütün AK Parti’yi temsil ediyor.
Başkan Erdoğan’la mücadele ederken aynı zamanda kendi
geçmişleriyle de mücadele edecekler bunu ne derece göze alacaklar
orası muallak da
Adama sorarlar, "Sen neredeydin madem bu kadar hata
vardı? Sabahtan akşama kadar Müge Anlı’yı mi izliyordun?"
diye...
Demem o ki değerli okurum, şu an yaşananlar, konuşulanlar, boş
hava cıva…
Hiçbirinde cesaret emaresi göremiyorum.
Çünkü bu iş cesaret ister.
Önümüzdeki günlerde bu meseleleri daha çok konuşacağız.
MEVLÜT
ERDİNÇ
Dün maçtan önce Mevlüt Erdinç bir video paylaştı. Şampiyonlar
liginde ülkemizi temsil eden Galatasaray yerine Fransız ekibi
PSG’yi tuttuğunu ve başarılar söylediğini dile getirdi.
Mevlüt Erdinç’e yapılan gereksiz hakaretleri bir türlü anlam
veremedim. Adama kızmıyorum daha doğrusu kızamıyorum.
Türkiye’nin en büyüğünü izledik dün gece bu cümle yeterli
bile…
Kedi ulaşamadığı ciğere mundar dermiş.