Nethaber Mobil Uygulama
Nethaber mobil uygulamasını denediniz mi?
Nethaber mobil uygulamasını denediniz mi?
Farkında mısınız bilmiyorum.
Her geçen yıl insanlığından ve yaratılış gayesinden uzaklaşan bir insan profili ile karşılaşıyoruz.
Giderek özünden uzaklaşan insan modern ve de okumuş bile olsa şayet Allah inancı yoksa düşündükleri ve yaptıklarıyla tam da şeytanın istediği kıvama gelmiş olmakta.
Bu tanımlamaya ziyadesiyle uyan ateistler, deistler, agnostistler, pantesitler, evagelistler, politesitler gibi yüzlerce sapkın ve hasta ruhlu toplulukların giderek sayısal olarak artış göstermesi buna en güzel örnektir.
Dünyadaki ekonomik gücün bu sapkın elitlerin elinde olması da bu kirli fikirlerin her zaman ve zeminde yer edinmesine ciddi anlamda katkı sağlamakta.
Gelinen noktada yaşananların neredeyse tamamı ile belirli ailelerin, değerlerin, markaların, ülkelerin ve gurupların planı ve isteği doğrultusunda gerçekleştiğini ve Yaradan’ın -ki inanmıyorlar zaten- haşa dahli olmadığına gönülden inanmaktalar.
Gün geçmiyor ki burnunun ucunu göremeyen bu zavallı insanların gözü kulağı ajanslarda, videolarda, dergilerde, gazetelerde olmasın.
İnsanlara inandırılmaya çalışılan şey dünyayı biz yönetiyoruz ve biz olmadan asla adım atmayacaksınız.
Kısacası biz ne dersek o!
Tıpkı Firavun, Haman, Karun, Nemrut ve Ebrehe gibi sayısız zalimin yaşadıkları devirlerde insanlara sahibiniz benim ve benim sultam altında kullarımsınız deyişi gibi.
Baksanıza Baba Vanga ne demiş, Nostradamus ne buyurmuş diyerek sözüm ona kahinlerin sözüyle yatıp kalkan milyonlar var aramızda.
İshal olunca kıçına sözü geçmeyen insan müsveddelerine ya da kahinlere -işte her neyse- mi kaldı kader ve kazanın önceden tespiti?
Hal böyle olunca insanlık kendisini yoktan var eden Külli şey in kadir olan Allah’a değil de The Economıst dergisinin kapağına iman etmekte.
Yok efendim 2020 kapağında THE WORLD IN 2020 yazıyor ki bunun anlamı şu şu şu ve şu..
Hele hele 2021 konulu kapağında yer alan karikatürde sembolize edilen dünya ve güneş arasındaki ilişki kıtlıkla yorumlanarak yakın gelecekte insanlığı kıtlığın ve karanlık bir zaman diliminin beklediği mesajı.
Daha doğrusu subliminal mesajı…
Aslına bakarsanız topu topu atmış yetmiş bilemediniz seksen yıl dünyada kalıp çekip gidecek olan bir insanın -ki sözüm tanrı tanımaz olanlardan ziyade tevhit inancı olanlaradır- dünyevi meselelerle korkutularak, meşgul edilerek inancından uzaklaştırılması meselesidir ki bunu başarmış durumdalar.
Tarihin her anında deprem, sel, salgın ve kuraklık gibi hadiseler yaşanmıştır ki bunlar zaten insanoğlunun imtihanıdır.
Her ne yaşanırsa yaşansın olması gereken bir şey varsa o da şudur.
Allah dilemedikçe yaprak dahi kımıldamayacağına şeksiz ve şüphesiz iman eden bizlerin bu gerçekten zerre olsun sapma göstermeden yaşamak zorunda oluşumuzdur.
Dünya yaşlandıkça kendisine aşık olanların sayısı ne yazık ki çoğaldıkça çoğalmakta.
Dolar ne kadar artarsa artsın, enerji ne denli önem arz ederse etsin, hayat kaç kat pahalanırsa pahalansın, musibetler ne yandan gelirse gelsin bizim için asl olan O’ndan geldiğimizi ve O’na döneceğimizi unutmadan çalışmak ve sarsılmaz bir iman ile sebat etmektir.
Çünkü Mevla çalışana verir.
İnanıyorum ki Müslümanlar olarak tarih sahnesinde fetret devrini yaşıyoruz o kadar.
Dünyayı yönetenler daha doğrusu paraya ve güce hâkim olup insanlığa yön veren zengin elitlerin devri elbet bir gün inkıtaya uğrayacak.
Videolardan, haberlerden, kahinlerden, Amerikadan, şurdan buradan medet uman yahut korkan ve hayatını bunlara göre nizam etmeye çalışan çoğunluğa rağmen inşallah yakın bir gelecekte bizim gibi imanlı nesiller sazı eline alacak ve söylemesi gereken ne varsa söyleyecektir.
Çünkü biliyor ve inanıyoruz ki Allah var gam yok.
21. yüz yıl bütün gelişmelere, değişmelere, mahkûm olduğu teknolojiye ve dijital istilaya rağmen The Economistcilerin değil İslam’ın yüz yılı olacaktır.
Çünkü Allah Azze ve Celledir gerisi masiva gerisi fasarya…