Nasıl başlasam yahut nereden girsem konuya kestiremedim.
Abdurrahman Dilipak geçen gün köşesinde herkesin yüreğinin
yetmeyeceği bir soruyu yönlendirmiş bizlere…
Demiş ki, esrar uyuşturucudan kurtuluş için çözüm olabilir
mi?
Sayın Dilipak’ı severim. Yazdığı siteye sadece onun yazılarını
okumak için girerim. Kısacası saygı duyduğum biridir. Geçen gün bu
başlığı görünce daha heyecanlı bir şekilde okumaya başladım
yazıyı…
Dedim herhalde yazı okunsun diye farklı, dikkat çekici bir
başlık atmak istedi.
Yok, değilmiş… Baya baya böyle bir öneride bulunmuş…
Esrarın legal olmasını istemiş, olursa sıkıntı ortadan kalkar
demeye getirmiş.
Sıkıntıyı ortadan kaldırmaz. Daha da büyütür.
Yazı içerisinde veriler dökmüş, kullanım arttı. Cart curt falan
filan…
Altına yorumlar yağmış. Birisi yazmış Allah alkolü nasıl
yasakladı? Kademe kademe yaptı. Hemen kesmedi demiş… Öneriye bu
şekilde destek vermiş.
Kutsal kitap olmasalarda bilginin kutsalı olduklarını söyleyen
ekşi yetmeleri de en nefret ettikleri köşe yazarını destek
yağmuruna tutmuşlar. Olsun olsun demişler… Rahat rahat içeriz,
keyfimize bakarız diye yazmışlar…
Bu düşünce tarzı eskiyle yeniyi birleştirmektir.
Bu öneriyi 1950’lerde uygulasaydık evet olurdu. Ama biz modern
zaman ideolojilerinin içine atılmış insanlarız
Bu dünya derinliksiz ve içi boş bir dünyadan ibaret… Ne
mahremiyet kaldı ortalıkta ne de bunun anlayışı
Bugün televizyonda çıkan her türlü ama her türlü görüntüyü
ailemizle birlikte izlettirdiler ahlaksızlığı meşrulaştırdılar.
Telefonun başında baykuş gibi beklettiler. Ekrandan başka hiçbir
şeye baktırmadılar. Yalandan saadet ve huzur sattılar. Aradığımızı
bulamayınca yalnız kalmaya başladık…
İnanç diye bir şey kalmadı kalanları da demin birileri çöpe
attı.
Üzeyir İlbak’ın bir yazısında okumuştum. Gerçeklik sanallaştı,
hakikat Kafdağı’nın ardına sürgünleşti, diyordu.
Din, dindarların şekli tarifleri ile zikirmatikteki tıkırtı
sayısına indirgendi.
Akıl ve bedeni örten şekli karanlık; vahyin, aklın, tefekkür, ve
düşüncenin de üstüne örttü.
Şimdi Dilipak diyor ya hani olmaz mı diye…
Olmaz.
Bugün serbest bıraksanız esrarı sadece benim çevremden merak
edip bi tadına bakalım diyecek onlarca adam bulursun.
Çünkü bulamadığı huzuru bir de onu deneyip bulmaya çalışacaktır.
Netflix’te izleyip gördüğü güzel kadının yanındaki havalı adamın
içtiği gibi içmek isteyecektir.
Hem de yasal yollarla
Bugün serbest bıraksanız sanıyor musunuz ki diğer
uyuşturucuların satışı azalacak ya da kullanımı düşecek…
Hayır düşmeyecek çünkü bu işte çok büyük paralar dönüyor. Diğer
illetlerin ticaretini yapanlar bunu legal yoldan yaparak para
basacak diğer uyuşturuculara yatırım yapacak
Gelin birlikte Kadıköy sokaklarında gezelim. Ya da başka bir
yerin sokaklarında tur atalım. Eğer arıyorsanız bulursunuz. Siz
aramıyorsanız bile gelip sizi buluyorlar.
Hem de illegal olmasına rağmen…
Devlet esrarı yasal yaparsa bu sefer uyuşturucu kullanmasın
dediğiniz çocuğu uyuşturucunun ticaretini yapıp para kazanmaya
çalışan bireylere dönüştürürsünüz.
Umarım o yazı ciddi bir niyetle yazılmamıştır. Yazılmışsa da vay
halimize
Bende başka bir sorayım o zaman yarın öbür gün evladınız gelip
sizden ot parası isterse nasıl bir çözüm yolu bulacaksınız sayın
yazar?