Zaten ömrü yasal çerçevede geçmiş insanların dinleyende ilgi
uyandıracak fantastik hikâyelerinin olduğuna da pek inanmam.
Çocukluğumun ve gençliğimin haberlerini düşününce bugünün
gençlerinin dünyaya nasıl baktığını doğrusu merak ediyorum.
İçlerinde hiçbir zaman olmadığım için haklarında anlatacak anım yok
ancak çocukluğumun ve gençliğimin solcuları aklımda hep,
antiemperyalizm üzerine slogan atan çoğu samimi, azı sinsi insanlar
olarak kalmış.
Eskiden, özellikle İstanbul ve Ankara üniversitelerinde solcular
hâkimdi. Ara ara ana haberlerde ABD’yi, Batı’yı protesto ederken
dayak yiyen devrimci gençleri görürdük. Sırtlarından cop eksik
olmazdı!
Adı merkez medya olan çöplükte, aslında eskinin çakma devrimcileri,
o günlerin ise seçkinci faşist artıkları solculuk oynardı
sürekli!
Polis dayağı altında atılan sloganlar halen daha dün gibi
kulaklarımda çınlıyor!..
“Tam bağımsız Türkiye,
Kahrolsun Amerika,
Kahrolsun emperyalizm,
Yaşasın halkların kardeşliği…”
Dedim ya, ben hiçbir zaman solcu olmadım. Benim üniversite
yıllarında tanıdığım solcular samimi, hakiki, kaliteli
insanlardı.
Aklımda, ülkesinin bağımsızlığını isteyen, emperyal güçlere boyun
eğmek istemeyen, ezilen halkların hakkını savunan bir imajı vardı
solcuların. Temel, manevi değerlerde ayrı düşmesek muhtemelen solcu
olurdum…
Acaba bugünün gençleri sol denince ne düşünüyor?
Solcu gençler, solculuğu nasıl anlıyor; nasıl yaşıyor?
Kendisine solcu diyen bir partide siyaset yapan muhterem, Joe
Biden’in “Ben başkan olunca Türkiye’deki muhalif unsurlarla
çalışacağım.” pasından aldığı cüretle mi yoksa sahibine
hizmet etmenin sadakatiyle mi Joe Biden’den demokrasi dilendi?
Solculuk, bu yalvarmanın neresinde?
Veya aynı muhterem, muhbir kimliğiyle mi ekmeğini yediği ülkesini
Azerbaycan/Ermenistan meselesinde Batı’ya ihbar etti yoksa
kendisine verilen görevi mi yerine getirdi?
Solculuk, bu salya deryasının neresinde?
Memleket, emperyal haydutların her yaptığına “ama” diyen solcu
çöplüğüne dönmüş!
Mevzu Mavi Vatan mı?
Falan filan, ama!
Mevzu Suriye mi?
Şudur budur, ama!
Mevzu Yunanistan ve Doğu Akdeniz mi?
O oldu, bu oldu, ama!
Mevzu terör devleti Ermenistan mı?
Ivır zıvır, ama!
Mevzu ambargolar mı?
Bıldırki hurmalar, gelir çakma devrimcilerin kaba etini
tırmalar!
Unutmadan, bir de tabii ki “Ama”!
Her milli meselede “ama” yerine şöyle derin bir
“oooh” çekin de siz de rahat edin, biz de!
Recep Tayyip Erdoğan nefreti kırk yıl söylediğiniz devrimci
türküleri size tek tek yediriyor ya bu utanç da size önce küpe,
sonra da kapak olsun!