Erdoğan'dan İzmir'deki 'alevi' provokasyonuna sert tepki

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da düzenlenen 6. Din Şurası toplantısında açıklama yaptı. Erdoğan İzmir Gaziemir'de bir alevi ailenin evinin duvarına 'defol alevi' şeklinde işaretlenmesi provokasyonuna sert tepki göstererek, 'hesabı sorulacaktır' dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde;

15 Temmuz akşamı okudukları selalarla milletimizi direnişi çağıran din görevlilerine teşekkür ederim.

Diyanet İşleri Başkanlığımız anlamlı bir toplantıya ev sahipliği yaptı. Oldukça verimli fikir alışverişleri gerçekleşti.

İstişare bir peygamber geleneğidir. İstişare kültürünün terk edildiği dönemlerde hep geriledik. Son 2 asırda yüzleştiğimiz sıkıntıların gerisinde şuraya hak ettiği değerin verilmemesi vardır. 

Bugün bile Kudüs, Filistin, İslam düşmanlığı, terörle mücadele gibi pek çok meselede bu eksikliği görüyoruz.

'Böyle bir anlayışın Müslümanlara verebileceği bir şey yok'

İslam ümmeti ne yazık ki zamanla bir araya gelmeyi ve sorun çözme işlevini zaman zaman kaybetmiştir. Müslümanlar sıkıntılarına devayı Batı başkentlerinde arıyor. Böyle bir anlayışın Müslümanlara verebileceği bir şey yoktur. 

Din sadece belli mekanlara, haftanın belli günlerine hapsedilmiş bir olgu değildir. Ticaretimizden beşeri münasebetlerimize yaşantımızın her safhasını düzenleyen bir dine inanıyoruz. Müslüman olarak ömrümüzün sonuna kadar Müslümanca yaşamakla emrolunduk. 

KİMSE İNKAR EDEMEZ

Faiz, yalan, zulüm, kibir, iftira, zan, hırsızlık, masumu öldürmek yasak olmaya devam edecektir. Hangi sebeple olursa olsun Kur'an'ın emirlerini yok saymak bir Müslümana yakışmaz. Dinde ekleme-çıkarma olmaz. "Bana uymuyor, zamana uymuyor" bahanesiyle kimse inkar edemez. İslam bize göre değil, biz İslam'a göre hareket edeceğiz. Nefsimize ağır gelse de hayatımızın merkezine dönemin koşullarını değil, dinimizin hükümlerini yerleştireceğiz. Elbette bu süreçte aşırılığa da kaçmayacağız. 

İslam'ı çağlar üstü kılan hasletlerden biri içtihada haslet vermesidir. 

FETÖ ve DEAŞ gibi terör örgütleri cihat kavramını çarpıtarak şer odaklarının ekmeğine yağ sürmüştür.  

FETÖ ve DEAŞ tecrübesi her türlü din istismarına karşı samimi bir mücadele halinde olmamızı gerek kılıyor.

Dinini sağlam kaynaklardan öğrenen mümin aklını başkasına kiralamayacaktır.

Benim kayınbiraderlerimizin bir tanesinin adı Hüseyin, bir tanesinin adı Hasan bir tanesinin adı da Ali’dir. Böyle bir ayrım biz de yok. Bunlar sevgili peygamberimizin en yakınlarıydı biz onun için severiz.

HESABI SORULACAKTIR

Bazı evlerin kapılarına bazı işaretler konuyor. Ülkemizi parçalamak için. Açık ve net söylüyorum. Böyle bir sorunumuz yok. Bu kapılara bu işaretleri koyanların üzerinde tüm güvenlik teşkilatlarımız çalışmaktadır. Bunlar yakalandığı zaman da hesabı sorulacaktır. Bu tarz projelerle insanlarımızın arasına nifak tohumu eklenmesine rıza göstermeyiz. Bunları Çorum'da Maraş'ta yaşadık. Bu tarz girişimlere karşı hepimiz uyanık olmalıyız.

İnsanlarımızın arasına nifak tohumu ekmelerine fırsat vermeyeceğiz. Bu tarz girişimlere karşı uyanık olmalıyız.