Ali Babacan'dan olay Merkez Bankası iddiası

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan Cumhuriyet Gazetesi'ne konuştu. Gündemi değerlendiren Ali Babacan, Merkez Bankası'nın para üretmeye başladığını savunurken, Abdullah Gül'le aralarının bozuk olduğu ve AK Parti'den 30 vekil geçecek iddialarına da cevap verdi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan gündeme ilişkin soruları cevaplarken İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun istifası için "Sorumluluğu buharlaştırma operasyonu" dedi.

Röportajda Pelikan yapılanmasının sorulmasına üzerine ise  'Pelikan' adıyla bilinen yapılanmaya ilişkin soruya da, "Bugün adı Pelikan, yarın Balıkçıl olur, öbür gün Turna olur. Nasıl bu tür uygulamaların içine girebiliyorlar, açıkçası hem üzülüyorum, hem de Türkiye adına hicap duyuyorum. Türkiye trollerle yönetilmeyi hak etmiyor" ifadelerini kullandı.  

İşte Ali Babacan'ın röportajından bazı satır araları...

TÜRK LİRASI ÜRETİLMEYE BAŞLANDI

- Para basar mı Türkiye?

Türk lirası üretilmeye başlandı zaten. Hiç olmadık yöntemler uygulanıyor. Bankalar ellerindeki konut kredileri, ellerindeki herhangi bir varlığa dayalı menkul kıymetleri Merkez Bankası’na koyup, Merkez Bankası’ndan para çekebiliyor. Merkez Bankası o Türk Lirası’nı nereden buluyor?

- Üretiyor öyle mi, bundan kimsenin haberi var mı?

İşsizlik fonundaki menkul kıymetlerde de yapıldı, Merkez Bankası’na veriliyor, Merkez Bankası’ndan hemen Türk Lirası alıyor. Nereden buluyor bu Türk Lirası’nı… Bu usul olarak yapılabilir. Böyle durumda Merkez Bankaları devreye girebilir. Ama bu morfin gibidir. Savaş anında yaralı vardır, morfin işe yarar. Ama “Morfin iyiymiş, dertlerimi unutturuyor, sürekli kullanayım” derseniz bünyeyi bozarsınız. Merkez Bankası şu anda Türk Lirası üretmeye başladı. Fakat bunun miktarı ne olacak, orta vadeli bir programla nasıl normale dönecek, bu acil olarak açıklanmazsa Merkez Bankası’nın bugünkü politikası size yüksek kur ve enflasyon olarak geri döner.

- Döviz kuru şu anda o yüzden mi yükseliyor?

E tabii. Merkez Bankası Türk Lirası üretiyor ve karşılığında döviz kaynağı yok. Türk Lirası’nı bollaştırıyorsunuz, ürün bollaşıyor. Ama karşılığı yok. Bu paranın değerinin düşmemesinin imkânı yok.

- Ne yapmak gerek?

Hemen bunu bir döviz kaynağıyla dengelemeniz lazım. En azından bunu ne zaman ve nasıl normalleştireceğinizi, normal dönemde bunu yemin billah yapmayacağınızı piyasalara ve kamuoyuna açıklamanız lazım. Cebinde tek bir Türk Lirası taşıyan her vatandaşa devletin bir yükümlülüğüdür bu. Şeffaf götürülmüyor bu iş. Şeffaflık olmazsa piyasa en kötüsünü fiyatlar.

İNFAZ YASASI İÇİMİ BURKTU

- Yeni infaz yasasının kabulünün ardından tahliyeler oldu. Yolsuzluğu yapan değil yazan hapiste kaldı. Nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu infaz yasası gerçekten içimi burktu. Evrensel hukuk ilkelerine, eşitlik ilkesine, adalet ilkesine aykırı. İki siyasi parti tamamen selektif olarak “Kimi serbest bırakalım, kimi bırakmayalım” diye oturup, karar verdiler. Meclis’teki sistemi zorlanarak çıkarıldı. Toplumdaki adalet hissini yaralayan bir durum. Çok yazık. Adına infaz düzenlemesi denmiş olsa da bu düzenleme ile aslında dar bir çevre kendi perspektifinden bir af çıkarmış oldu. Genel ilkeler çerçevesinde dahi yapılsa afların uzun sürede etkisi olumsuzdur zaten. Yasaların yaptırım gücünü azaltır. Uyuşturucu ticareti yapıp, “Nasılsa af çıkar” düşüncesi oluşur. Diyelim ki yaptık, bunu ilkeli yapmamız lazım. Şu an yargıda çok ciddi adaletsizlikler yaşanıyor. Örneğin, tutuklu yargılanmak Türkiye’de standart bir iş haline geldi. İnsanlar iki yıl, üç yıl içeride kalıyor, sonra beraat ediyor. Peki iki-üç yıl içeride kaldığında ailesine, sosyal çevresine karşı yaşadıklarını ne yapacaksınız? “Pardon” demekle oluyor mu?

- Kulislerde aranızın bozuk olduğu konuşuluyor, hatta şöyle bir haber yayımlandı: “Gül’e yakın olanlar partinin kuruluşuna günler kala tasfiye edildi. Şu an Erdoğancılar partide hâkim durumdalar.”

Kim bunu söyleyen? Keşke bu kişi adıyla soyadıyla çıksa da cevap verebilsem. Benim bir genel başkan olarak kurucu arkadaşlarımın hiç birine böyle bir ithamda bulunulmasını da kabul etmem mümkün değil. Kim ne derse desin, biz yola çıktık. Bu partinin duruşu toplum tarafından adım adım anlaşılacak. Biz siyasi yelpazenin tam ortasında, ana akım bir siyasi hareketiz. Şucuların, bucuların partisi de değiliz.

- O zaman isim vererek başka bir iddia sorayım: Gazeteci Sabahattin Önkibar, YouTube kanalında 30 vekilin AKP’den DEVA Partisi’ne geçeceğini iddia etti. Doğru mu?

Diğer siyasi partilerin mensuplarından bize açıkcası ciddi bir ilgi var. Fakat biz kuruluş aşamasında bir prensip kararı aldık, bizlerle temas edenlere de “Yeni bir başlangıç yapıyoruz, transferlerle kurulan bir parti olmak istemiyoruz” dedik. Kurucularımıza bakın. Başka siyasi partilerde siyaset yapmış arkadaşlarımız var ama hepsi o partilerden uzunca zamandır uzak olan kişiler. Şimdi ise kuruluşunu tamamlamış olan bir siyasi partiyiz. Bizim aradığımız kriterler belli. İyi insan olsun, bir de işinde iyi olsun. Bu bir gönül işi. Birlikte çalışacağımız insanların memleket derdi olması lazım. Diğer siyasi partilerin mensubu olup da bu ülkenin geleceğini DEVA Partisi’nde gören herkese kapımız açık. Eski siyasi hastalıklara kapılmak istemiyoruz.

- Bugün bir seçim olsa ne kadar oy oranınız var?

Ölçüm yaptırmadık. İletişimi yeni açmaya başladık. Kurulduktan sonra ilk gazete mülakatımız da sizinle. Daha çok yeniyiz. Önce insanlar duyacak, anlayacak, daha sonra tercih etme olgunluğuna gelecekler. Şu an ölçmek mümkün değil, araştırmacılar da bu görüşte.

- Millet ittifakında yer alır mısınız?

Farazi konuşmak doğru değil. Bizim amacımız farklı kesimlerin üzerinde ittifak ettiği bir siyasi parti olmak. Çıkarken bir ittifakın parçası olarak çıkmayı doğru bulmuyorum.