Yavuz Torunoğulları umutlu konuştu! Turizmcileri sevindiren haber
Orka Hotels Yönetim Kurulu Üyesi Yavuz Torunoğulları, turizm sektörüne dair değerlendirmelerde bulundu. Yavuz Torunoğulları 2021 için çok büyük bir talep olduğunu söyleyerek sevindiren açıklamalar yaptı..
Turizmci Yavuz Torunoğulları, Dalaman bölgesinin en büyük pazarı olan İngiltere'yi beklediklerini söyledi. İngiltere'nin 15 Temmuz'dan önce açılmasını beklemediğini belirten Torunoğulları ''Turizmde 2020 için rezervasyon yok ama iptal eden, fikrini değiştiren insanlardan 2021 için çok büyük bir talep var. Özelikle İngiltere'de şu anda satışlar 2021 için şu anda olağanüstü'' dedi.
Torunoğulları, ''15 Temmuz da en iyimser tahmin. Çünkü orada da devlet tarafından açıklanmış bir tarih yok. Dalaman'a gelen her iki yolcudan biri İngiliz. Fethiye ölçeğinde bakıldığında ise bu oran yüzde 66. Bu nedenle bizim burada birtakım kararlar alıp harekete geçebilmemiz için, İngiltere'deki gelişmeleri ve hamleleri görmemiz lazım'' açıklamasında bulundu.
İngiltere'nin yanında bölgede son iki senedir gelişen bir Rusya pazarı olduğuna dikkat çeken Torunoğulları, ''İngiltere ile Rusya'yı üst üste koyduğunuzda, Dalaman Havalimanı'ndaki toplam operasyonun yaklaşık yüzde 65'ine denk geliyor. Haliyle bu iki ülkeden resmi bir açıklama ve faaliyet olmadan bizim gerçekçi bir plan yapmamız da çok ihtimal değil'' dedi.
''İç pazarın sezona ne şekilde yansıyacağını
kestiremiyoruz''
Ege'nin bu yıl iç pazardan daha fazla ziyaretçi alabileceği
şeklindeki değerlendirmelere temkinli yaklaşan Torunoğulları,
''Türkiye'nin en iyi döneminde bile iç pazarın payı yüzde 15.
Gerçekçi olalım. 40 milyon yabancı turist konaklattığımız dönemde
iç pazarın en iyi olduğu dönemdeki rakamlar 5-6 milyon. Şimdi
ortada ekonomik sorunlar var, pandemi sorunu var, sağlık sorunu
var. Bunları da göz önünde bulundurursak, iç pazarın ne kadar aktif
olacağını, sezona ne şekilde yansıyacağını kestiremiyoruz. Biz
yerli pazarla ilgili kontratlarımızı 2019'un sonlarında yaptık.
Ortada değişen ekonomik gerekçeler var, tedarik süreci var, birçok
şeyin fiyatı zaten fazla arttı. Dolayısıyla şu anda hiçbir otelci
hangi şartlarda neyi hangi dolulukla pazarlayacağını söyleyemez''
ifadelerini kullandı.
Oteller açıldığında önlerinde temmuz, ağustos ve eylül ayları bulunduğunu söyleyen Torunoğulları, grup bünyesindeki otellerin elinde bulunan rezervasyonların yüzde 20 civarında olduğunu ve yapılmış rezervasyonlarda da sürekli iptaller geldiğini ifade etti. Torunoğulları, ''Yeni rezervasyon akışı ise son derece zayıf. Dolayısıyla otelleri yüzde 20 kapasiteyle açmayı planlamak zaten zararın 2'ye 3'e katlanması anlamına gelir. Buna bağlı olarak, 1.2 milyon yatağın bulunduğu ülkede 5-6 milyonluk iç pazara güvenmeyi açıkçası çok gerçekçi bulmuyorum'' değerlendirmesini yaptı.
''Otelleri bir haftada açabilecek
durumdayız''
Torunoğulları, sözlerine şöyle devam etti: ''Otellerin en büyük
gider kalemi personel. Hükümetin açıkladığı ve 30 Haziran'a kadar
devam edecek kısa çalışma ödeneği var. Bu nedenle birçok otel
açılış planlamasını 1 Temmuz'a göre yapacaktır. Biz de bunu dikkate
alarak 1 Temmuz tarihli bir hedef belirlemiştik. Ama diğer taraftan
Fethiye merkezde bulunan butik otelimizi 15 Haziran'da açabilir
miyiz diye bir hazırlığa giriştik. Diğer otellerimizde zaten kıştan
bu yana bir hazırlık sürecimiz var. Bu nedenle İngiltere'deki,
Rusya'daki tur operatörleri ''satışa açtık'' dediği anda otelleri
bir haftada aktif edebilecek konumdayız. Diğer yandan personel
bekliyor. Kısa çalışma ödeneği süresi bittiğinde biz oteli
açamazsak personel ne olacak? Bir sonraki yılın mart ayına kadar
ciddi bir süre var. Bu anlamda ucu açık çok fazla belirsizlik
var''.
''Aynı kategorideki tesislerin operasyonlarını
birleştireceğiz''
Aynı kategoride olan tesislerin operasyonlarını birleştirme kararı
aldıklarını ifade eden Torunoğulları, ''Ama tabii bu kötü senaryo.
Operasyonlar başlarsa biz bütün otellerimizi açacağız. İngiltere ve
Rusya ağustosa ve eylüle sarkarsa aynı kategorideki tesislerin
operasyonlarını birleştirerek maliyetleri düşürme yoluna
gideceğiz'' dedi.
''Tur operatörleri mart ayında ön ödemelerle ilgili fren
yaptı''
Tur operatörlerine dikkat çeken Torunoğulları, ''Tur operatörleri
ile yaptığımız kontratlar gereği, ön ödemeler aylara göre
planlanır. Şubatta ortaya çıkıp martta bizde de aktif hale gelen
pandemi nedeniyle asıl yapmaları gereken ön ödemelerle ilgili fren
yaptılar. Dolayısıyla biz, beklediğimiz ön ödemenin, Türkiye geneli
için söylüyorum, yüzde 25-30'unu alabildik. O nedenle ön ödeme
riskimiz bir önceki yıla kıyasla aslında daha az. Ama ortada
pandemi şartları olunca bu bile fazla. Tur operatörlerinin de
pandemi nedeniyle finansal planlamalarını yapabilmek ve
faaliyetlerini devam ettirebilmek içi ön ödemelerle ilgili
talepleri oldu. Ama şimdiye kadar tur operatörlerinin bize bu
konuda zorlayıcı bir dil kullandıklarını ya da bizi zorladıklarını
söylersem haksızlık etmiş olurum. Onlar bunu talep ettiler, biz de
bu ödemelerin 2021 konaklamalarına mahsup edileceğini söyledik.
Karşılıklı görüşmelerimiz devam ediyor. Ancak yaşanan pandemi başka
bir sıkıntıyı ortaya çıkardı. Tur operatörlerinin pandemi kaynaklı
sıkıntılarından dolayı 2021'de ön ödeme diye bir kavramın
kalacağını düşünmüyorum. Peki böyle bir durumda biz 2021 yaz
sezonuna nasıl hazırlanacağız? Böyle de bir soru işareti var'' diye
konuştu.
''Bütün kayıplar 2021 sezonuna binecek''
''Geçen yıl Thomas Cook'un iflasından dolayı çok ciddi zararlarımız
oldu'' diyen Torunoğulları, ''Hem kesilmiş faturalarımızı tahsis
edemedik hem de ekim ayına kadar ciroyu kaybettik. Böyle bir
yükümüz vardı zaten. Biz o kaybı 2019'da telafi edelim derken bu
sefer pandemi çıktı. Dolayısıyla hem 2019'un kayıpları hem 2020'nin
kayıpları hem de 2021'nin kış dönemi hazırlıkları 2021'in üstüne
yük olacak. Bu nedenle ciddi bir ekonomik sıkıntı ile karşı karşıya
olacağımız aşikar'' açıklamasında bulundu.
''Tur operatörleri ön ödeme şartlarını yerine getirmezse
ne olacak?''
Gelen rezervasyonların yüzde 90'ı 2021'e yönelik olduğuna vurgu
yapan Torunoğulları, ''Peki tur operatörleri bu rezervasyonları
hangi fiyatla kayda alıyorlar? Bizim 2020 için yaptığımız
kontratlarla. Özelikle İngiltere'de şu anda satışlar 2021 için şu
anda çok olağanüstü. Biz kontrat yenilemedik. Mevcut kontratlarda
zaten ön ödeme şartları ve periyotları belli. Şimdi tur operatörü o
ön ödeme şartlarını gerçekleştirmezse biz o rezervasyonu o fiyatta
kabul etmeyeceğiz. Pandemi sonrasında üzerinde konuşmamız gereken
bunun gibi çok sayıda konu var. Ama geçmişteki işbirliğimiz ve
tecrübemizle bu konuları konuşarak aşacağımızı düşünüyorum. Bu
arada şunun altını tekrar çizmek gerekir; 2020 için rezervasyon yok
ama iptal eden, fikrini değiştiren insanlardan 2021 için çok büyük
bir talep var'' şeklinde konuştu.
''Dalaman bölgesi Thomas Cook iflasından 65 milyon pound
zarar etti''
Grup olarak Thomas Cook'un iflasında 500 bin pound kayıp
yaşadıklarını vurgulayan Torunoğulları, ''Buna eylül sonrası ciro
kaybını ve 2021'e dönük rezervasyonları da eklediğinizde rakam 1.5
milyon poundu buluyor. Bizim Thomas Cookla, otellerin yatırımı ile
ilgili uzun planlı bir sözleşmemiz vardı. Bu nedenle kaybımızın
yüzde 80'ini yatırımdan kaynaklı hesabımıza mahsup ettik. Ticaret
Odası bünyesinde o dönem bir değerlendirme yapmıştık. Belki
bilgileri teyit etmek gerekir ama aldığım bilgiler Dalaman bölgesi
Thomas Cook'un iflasından 65 milyon kaybetti ve bu miktarın
yarısının Fethiye bölgesinde olduğu yönünde. Bu arada bir konuyu
daha hatırlatmakta fayda var. Thomas Cook'un iflasından doğan
zararla ilgili Bakanlık bir kredi açtığını açıklamıştı. Bunu bizzat
bakan bey açıkladı. Bununla ilgili olarak tahsil edemediğimiz
faturaları hem vergi dairesine hem de Bakanlığa kaydettirdik. Ama
bugüne kadar biz bir liralık kredi kullanmadık, kullananı da
duymadık. Mağdur olduk ve bu gerçeğin de bilinmesi gerekir. Bununla
ilgili olarak, Thomas Cook'un iflasından kaynaklı bir kredi
kullanıp kullanamayacağımızı bankalara da sorduğumuzda olumsuz
yanıt aldık'' ifadelerini kullandı.
''Fiyat indirimi talebiyle gelirlerse direkt
reddederim''
Torunoğulları, sözlerini şöyle tamamladı: ''Tur operatörlerinin
pandemi nedeniyle insanların alım gücünün düştüğünü belirterek
fiyatlarda indirim isteyeceğini zannetmiyorum. Çünkü ortada bir
maliyet artışı var. Dolayısıyla böyle bir taleple gelirlerse ben
direkt reddederim. İşin bir değeri var. Bunun altında yaparsanız
zaten kafadan zarar etmeyi kabul etmiş olursunuz''.