Yargıtay'dan emsal niteliğinde karar! Bunu yapana tazminat yok
İş Mahkemesi’nin ‘mağdur’ dediği işçiye kötü haber Yargıtay’dan geldi. Emsal niteliğinde karara göre bunu yapana tazminat verilmeyecek..
Çalıştığı iş yerinde, uygulamalara kızıp mesaiyi terk eden işçi, tazminatsız kovuldu. Emsal nitelikteki kararla; kafasına göre öfkelenip iş yerini terk etmek tazminatsız kovulma sebebi sayılacak.
İş yerindeki bir takım uygulamalara öfkelenen tır şoförü, iş yerini terk etti. İşveren ise devamsızlıkları tutanak altına alıp, tır şoförünü tazminatsız kovdu. İş Mahkemesi’nin yolunu tutan tır şoförü, alacağı sebebiyle sözleşmeyi kendisinin feshettiğini öne sürdü. Hemen hemen tüm dini ve milli bayramlarda aralıksız çalışmasına rağmen karşılığının ödenmemesi, sefer priminin sigorta matrahına yansıtılmaması ve en son yaptığı 8 seferinden dolayı adına tahakkuk eden sefer priminden dolayı haksız ve mesnetsiz şekilde borç tahakkuk ettirilmek suretiyle sefer primlerinden kesinti yapıldığını dile getirdi.
İş akdinin devamının çekilmez hale geldiğini ve iş akdinin anılan tarihte haklı nedenlerle sona erdirildiğini iddia ederek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, 4 bin lira kıdem tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etti. Davalı işveren ise davacının istifa etmediğini, devamsızlık sebebiyle kovulduğunu anlattı. Mahkeme davanın kısman kabulüne hükmetti. Kararı işveren temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi.
"Kıdem tazminatı talebinin reddi yerine kabulü
hatalıdır"
Emsal nitelikte bir karara imza atan 9. Hukuk Dairesi, kafasına
göre mesaiyi terk eden işçinin tazminatsız şekilde kovulmasının
önünü açtı. Kararda şu ifadelere yer verildi: “Tarafların
açıklamaları ve dosyadaki bilgi ve belgelerden davacı işçinin
hiçbir açıklama yapmadan iş yerini terk ettiği eylemli fesih
yöntemiyle işi sona erdirdiği görülmektedir. Dairemiz uygulamasına
göre işi terk esnasında sözlü veya yazılı olarak belirtilmeyen terk
sebebinin makul süre içerisinde açılan dava dilekçesinde
açıklanması mümkün ise de yine dairemiz uygulamasına göre fesihten
çok sonra açılan davada yapılan izah başlangıçta haklı sebebe
dayandırılmayan feshe sonradan haklılık kazandırma çabası olarak
değerlendirilmektedir. Somut olay bakımından davacı işçi yazılı ve
sözlü hiçbir açıklama yapmadan işi terk etmiş, terk sebebini 6 yıl
sonraki dava dilekçesiyle açıklama yoluna gitmiş, bir anlamda
başlangıçta haklı sebebe dayandırmadığı feshine sonradan haklılık
kazandırmaya çalışmıştır. Feshe ilişkin oluşa göre şartları
bulunmayan kıdem tazminatı talebinin reddi yerine kabulü hatalıdır.
Mahkeme hükmünün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”