Süleyman Özışık'tan dikkat çeken yazı! Kılıçdaroğlu'nun önerileri önemli
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun mantık çerçevesinden uzak önerileri Gazeteci Süleyman Özışık'ın kaleminde dumura uğradı.
Hükümetin koronavirüs daha Türkiye sınırlarından içeri girmeden önce aldığı tedbirler dünya basınında büyük ses getirse de muhalefetin bir türlü gözüne giremedi.
DSÖ her gün Türkiye'nin başarısını dile getirirken CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu mantık çerçevesinden uzak önerileriyle muhalefet etmeye devam ediyor.
Konuyla ilgili yazı kaleme alan Net Haber Genel Müdürü ve Türkiye Gazetesi yazarı Süleyman Özışık, Kılıçdaroğlu'nu fena ti'ye aldı.
Özışık yazısında iktidarın bazı önerilere kulak kabartması gerektiğini dile getirdi.
İşte gazeteci Özışık "Kemal Bey'in çözüm önerileri önemli..." başlıklı yazısı:
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun pandemi ile ilgili sunduğu 17
madde var. Hakkını teslim edelim, maddelerin büyük çoğunluğu zor
durumda kalan esnafın sorunlarını çözmek üzerine kurgulanmış.
Mesela, esnaf için bakanlık kuracağını açıklaması, sicil affının
çıkarılması, alınan kredilerin esnafın ödeyeceği tarzda
taksitlendirilmesi ve faiz alınmaması, stopajın kaldırılması, SGK
primlerinin devlet tarafından ödenmesi, belli devlet kurumlarındaki
esnaftan kira alınmaması falan...
Keşke bunlar yapılabilse...
Bunların uygulanabilirliği var mı yok mu? Devlet bu yükün altından
uzun vadede kalkabilir mi? Ekonomist olmadığım için bu soruların
cevabı bende yok.
Peki Kemal Bey işbaşına gelse bunları yapabilir mi?
Samimi söylüyorum, zerre-i miskal ihtimal vermiyorum. Yani şimdi
diyeceksiniz ki yapmayacağını nereden biliyorsun?
Ben de diyorum ki CHP'nin elindeki belediyelerden
biliyorum.
Tamam devlet yönetimi CHP'nin elinde değil ama devletin büyük
kesimini oluşturan devasa bütçeli şehirler CHP'nin
elinde.
Yapacak olan buralarda yapamaz mıydı?
Söylenenlerin tamamını yapamasa bile kısmen yapamaz mıydı? Mesela
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 2020 bütçesi 25 milyar TL.
Başkanlık koltuğuna oturan kişi seçimlerden önce ne diyordu?
"Küçük ve mutlu azınlığın hortumunu kestiğimizde belediye kendi
kendine yetecek duruma gelir" diyor, ücretsiz ekmek, ücretsiz
damacana su, ücretsiz süt ve engellilere, hamilelere ve gençlere
ücretsiz ulaşım ve dar gelirli ailelere aylık 2000 lira maaş sözü
veriyordu.
Esnafa, taksicilere ve çalışan kesimlere verdiği sözleri buradan
yazsam sayfalar yetmez.
Peki şimdi ne yapıyor?
Ücretsiz olacağını söylediği her şeye yüzde yüze varan zamlar yaptı
mı? Belediye kadrosundaki yüzlerce kişiyi işten çıkardı mı?
Taksicilere hayatının kazığını attı mı?
Kemal Kılıçdaroğlu'nun tam da bu noktada hükûmete seslenmeden önce
kendi belediye başkanına, hatta belediye başkanlarına seslenmesi
gerekmiyor mu?
"Arkadaşlar ben iktidarı eleştirirken siz beni boşa düşürmeyin.
Esnafa, fakir fukaraya, garip gurebaya el uzatın. Destek verin.
Size bağlı kurumlarda dükkânı olan esnaftan kira
almayın" demesi gerekmez mi?
Gerekir...
Ama CHP lideri bulunduğu şehirlerde vaatlerini yerine getiremediği
gibi kendisine muhtaç durumda olan herkesi mağdur eden belediye
başkanlarına seslenmektense iktidara önerilerde bulunma yolunu
tercih ediyor.
Çok basit bir şekilde söylemek gerekirse, elinde imkân olsa bile
uygulayamayacağı vaatleri iktidara önererek seçmene şirinlik
yapıyor.
Kaba tabirle seçmeni bu yöntemle keklemeye çalışıyor.
Yani kusura bakmayın ama SSK Genel Müdürlüğü döneminde tedavi
parasını ödeyemeyenlerin ölülerine el koyan, cenazelerini rehin
alan birinin bu uçuk kaçık önerilerde bulunması şahsen bana hiç
samimi gelmiyor.
Uçuk kaçık demişken...
Dışarıdan bakan, Kemal Kılıçdaroğlu'nu bildiğiniz kumarbaz sanır.
İki sözünden biri kahvehaneler ve pişpirik. Daha önce "Her
oyunda bir deste açılırsa sorun kalmaz" gibi beyin yakan bir
öneride bulunmuştu.
Bu önerisinin arkasında durduğunu bir kez daha deklare
ederek, "Okey, batak gibi oyunlara izin verilmeli" dedi.
Hatta tezini güçlendirmek için bir öneride daha bulundu ki
dinlerken "Bana inme indi" herhâlde diye
düşündüm.
Kısacası, "Kumar kâğıdı da kâğıt, kâğıt para da kâğıt. O zaman
kâğıt paraya niye izin veriyorsunuz" dedi.
Yani sırf eğlenilen ya da kumar oynanan kâğıtla, hayatta kalabilmek
için en en en temel ihtiyacımız olan parayı aynı kefeye
koymak...
İnsan düşününce Müslüm Gürses gibi kendini jiletlemek istiyor
vallahi!
Sosyal medyada da yazdığım gibi...
Kemal Bey'i dinlerken bazen tır şoförü olma isteğim
depreşiyor. Şöyle bu son çıkışına benzeyen bütün sözlerini bir
CD'ye kopyalayıp uzun yolda dinleye dinleye yolculuk yapasım
geliyor.
Sonu ya ölümlü kazayla ya da intiharla biter ama okeyin, batağın,
pişpiriğin oynanmadığı bir dünyada yaşamanın ne anlamı var ki!
Şaka bir yana...
CHP liderinin bu saçma çıkışı dışındaki önerilerine kulak kabartmak
gerek. İktidarın, şayet imkân var ise bu önlemleri alması çok
yerinde bir karar olur. En azından yapılabildiği kadar yapılsa bile
iyi olur.
İyi olur, zira esnafın işi gerçekten zor!