Süleyman Özışık yazdı! Fatih Portakal sokakta neden küfür yiyor?
Türkiye gazetesi yazarı ve Nethaber Genel Müdürü Süleyman Özışık Fatih Portakal hakkında çarpıcı bir yazı kaleme aldı..
Fatih Portakal durup dururken emekliye ayrılmak istediğini
söyleyip Fox'u bıraktığını açıkladı.
Portakal, niye istifa ettiğini şu gerekçelere dayandırmış:
"Yoruldum. Üzerimde arzu etmediğim bir yük var. Muhalefetin sesi
gibi görülüyorum. Artık muhalif olarak yaşamak, muhalif gibi
yaşamak istemiyorum. Evim drone’la izleniyor. Yola çıktığımda
yandaki araçlardan bana küfrediyorlar. Kaldıramıyorum. Kendime
uygun gördüğüm hayat bu değildi. Ağır geliyor..."
İlginç!
İlginç; çünkü hepimiz, bir şeylere muhalefet ediyoruz. Portakal
gibi onlarca, yüzlerce muhalif isim var ortalıkta dolaşan. Belki
sosyal medyada hepimiz çeşitli küfür ve hakaretlere maruz kalıyoruz
ama ben bugüne kadar sokakta küfür yiyenine pek rastlamadım.
Portakal kendisine muhalif yakıştırması yapıyor ve bu nedenle küfür
yediğini söylüyor ama şayet küfür yiyorsa bu muhalif olduğu için
değil, geride yalan ve iftiralarla dolu bir yayıncılık yaptığı
içindir.
Birkaç tanesini sıralamak gerekirse...
Bir tarihte jandarmanın, teröre yardım ve yataklık yapan
HDP'li Diyarbakır Eski Büyükşehir Belediye Başkanı Adnan Selçuk
Mızraklı'yı arkadan kelepçelediği yalanını söyledi...
Daha yakın zamanda "Emekli maaşlarında yüzde 5 sağlık
kesintisi yapılacak" iddiasında bulundu...
İkitelli Ayakkabıcılar Sanayi Sitesi'nde bir atölyede üretimin
durduğuna yönelik haber yaptı. FOX Haber ekibinin, öğle tatilinde
olan boş bir atölyede çekim yaptığı ortaya çıktı...
Bakırköy Adliyesi'nde işlemleri tamamlanmış arşive kaldırılmak için
bekleyen icra dosyalarını çekerek işleme alınacak dosyalar gibi
gösterdi.
Portakal; "Eğitimde kırtasiyeden, kitaptan, e-Kitap'a kadar
vergileri artırdılar" iddiasında bulundu. Söz konusu
iddiaların gerçeği yansıtmadığı, haberin yalan olduğu ortaya
çıktı...
Sakarya'da beyaz et sektörünü hedef aldı ve firmaların kapandığını
iddia etti. Ancak iddiayı bizzat üreticiler yalanladı...
Bir başka tarihte Tuğçe Büşra Başar'ın tedavisinin yarım
kaldığına yönelik haber yayınladı. SGK, Başar'ın 2012-2017
arasındaki tüm masraflarını karşıladığını açıkladı. Baba Tarzan
Başar'ın devleti dolandırdığı ortaya çıktı, buna rağmen Portakal'ın
yalan haberi yayına verdiği ortaya çıktı...
Hele bir yalanı var ki hâlâ belleklerdeki yerini koruyor.
FOX TV kameralarına koltuk değneğinde zorlanarak yürüyen hastayı
oynayan Kemal Alp Köker adlı şahsın hastanenin güvenlik kamerası
kayıtlarında koltuk değneklerini elinde tuttuğu ortaya çıktı.
Ve Fatih Portakal'ın bu şahsı Şehir Hastaneleri'ni karalamak için
konu mankeni olarak oynattığı belgelendi...
Hrant Dink cinayetini bir şekilde devletin üzerine yıkmaya
çalışarak bu yönde algı operasyonları yürüttü.
Dahası...
17/25 Aralık'ta FETÖ'nün bütün kirli propagandasını kendi haber
bülteninde dillendirerek terör örgütünü cesaretlendirdi.
Ve tabii ki...
Ekranlarda sabah akşam yolsuzluk ve arazi rantı haberleri yaptı.
Bir süre sonra onun da Yılmaz Özdil gibi devletin arazisine çöktüğü
ve kendisine kaçak yollarla çiftlik yaptığı belirlendi...
"Millet aç, aç" derken kendisi, özel yatıyla o koy senin, bu
koy benim keyfine keyif kattı.
E, bunları yapan kişiye "muhalif" denmesini beklemiyorsunuz
herhâlde. Dense dense, "iktidara çakmak için yalan haber
üreten biri" dersiniz.
Böyle birinin küfür olmasa bile tepkiyle karşılanması
normaldir.
Fatih Portakal aslında istifa dilekçesinde bir itirafta bulunuyor
da kimse bunu dillendirmek istemiyor.
Adam, "Yaptığım yalan haberlerden dolayı insan yüzüne çıkacak
yüzüm kalmadı. O yüzden ben kaçıyorum
babalar" diyor.
Ki vallahi geç bile kaldı.
Biz bu yalanların binde birini söylemiş olsaydık yıllaaaar yıllar
önce istifa edip kayıplara karışmıştık.