Süleyman Özışık yazdı! Erken seçim yapalım mı?
Türkiye Gazetesi yazarı ve Nethaber Genel Müdürü Süleyman Özışık, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun erken seçim isteği hakkında çarpıcı bir yazı kaleme aldı..
Kemal Kılıçdaroğlu son günlerde erken seçim isteğini tekrarlaya
tekrarlaya bir hâl oldu. CHP liderine göre erken seçim yapılırsa
Türkiye rahatlayacak, her şey yerli yerine oturacak, ortalık güllük
gülistanlık olacak...
Bir muhalefet liderinin erken seçim talebinde bulunmasını pek de
yadırgamam aslında...
Yani ülke ekonomik olarak kötü durumdaysa, iktidar halkın büyük
çoğunluğu tarafından istenmiyorsa ve millet umut olarak muhalefet
partisini görüyorsa pek tabii ki erken seçim istersiniz.
Peki Türkiye bu iklimi gerçekten yaşıyor mu?
Mesele ekonomik sıkıntıysa, dünya ile birlikte aynı ekonomik
sıkıntıları yaşıyoruz. Belki dünyadan bir tık daha kötüyüz. Ancak
buna rağmen halkın büyük çoğunluğu bugün bile iktidarın iktidarda
kalmasının doğru olacağını düşünüyor.
Kızmayın hemen sevgili muhalifler!
Bunu ben değil, CHP'nin milyonlar akıtarak araştırma yaptırdığı
anket şirketleri söylüyor. En iyimser anket sonuçlarında bile
CHP'nin oy oranı yüzde 18 ila yüzde 22 arasında gidip
geliyor.
İktidarın penceresinden bakacak olursak...
En kötü anket sonuçlarında bile iktidar yüzde 42 ile CHP'ye tamı
tamına 20 puan fark takıyor. Bakmayın siz merdiven altı anket
şirketlerinin yapmadan açıkladığı anket sonuçlarına...
Şaka değil bakın gerçekten ciddiyim!
CHP'nin yaptırdığı anketlerde iktidar gerçekten yüzde 42 oranında
oy alacak gibi görünüyor. Cumhurbaşkanı'nın alacağı oy oranının ise
yüzde 52-53 bandında olacağı tahmin ediliyor.
E, şimdi bu şartlarda bir ana muhalefet lideri neden ikide bir
erken seçim ister?
Hadi diyelim ki istedi. Erken seçim için meydan okuyorsanız o
meydana bizzat kendinizin çıkması lazım değil mi? Yani bugün
iktidar, "Madem çok istiyorsun, hadi bakalım erken seçim
yapalım, sen de gel Cumhurbaşkanı odayı ol da görelim" diye
karşı meydan okuduğunda ne olacak?
Ne olacağını siz de biliyorsunuz ben de...
Bugün kabara kabara erken seçim isteyen
Kılıçdaroğlu, "Yoook, ben aday
olmam" diyecek, tekrar Abdullah Gül gibi bir adamın
kapısına gidecek, "Bizim adayımız olur
musun?" diye el aman dileyecek!
Hadi onu da geçtim.
Öyle ya da böyle seçime ya HDP ile ya da İYİ Parti ile devam edecek
değil mi?
Başka çaresi var mı?
İYİ Parti lideri Meral Akşener "Terör örgütü PKK'nın
yanında konuşlanan HDP ile en ufak bir yakınlaşmanı görürsem
karışmam ha!" diye ayar verdiğinde ne yapacak?
El etek öpüp ikna etmeye mi çalışacak?
Yoksa Akşener'e rest mi çekecek?
Kaldı ki...
Bu işin Muharrem İnce'si var, Meral Akşener'i var, Babacan'ı var,
Davutoğlu'su var... Bunların hepsi Cumhurbaşkanı olma iddiasıyla
yola çıkan isimler. Hangisini Abdullah Gül veya benzeri bir çatı
aday için ikna edecek?
Size bir şey söyleyeyim mi?
Ben iktidarın yerinde olsam erken seçimi düşünmesem dahi erken
seçimi istiyormuşum ve erken seçim olacakmış gibi
davranırım.
Niye biliyor musunuz?
Bunlar ortada seçim falan yokken bile birbirine düşen insanlar. Şu
anda bile Canan Kaftancıoğlu, Ekrem İmamoğlu ve Muharrem İnce
birbirine düşmüş durumda...
Mansur Yavaş başka bir telden çalıyor zaten...
HDP deseniz İYİ Parti ile kavgalı, CHP'ye soğuk mu soğuk. İYİ Parti
zaten kendi içinde büyük bir kavgaya tutuşmuş durumda.
E, Abdullah Gül deseniz yeniden aday olmak için tüm partilerin
içine çomak sokmaya hazır vaziyette...
Birbirlerine girmeleri için tek yapılması gereken şey erken seçim
olacakmış gibi davranmak. Birkaç ayda ortalık toz duman olmazsa,
ittifak darmadağın olmazsa ben de Süleyman Özışık değilim...