Saadet'in kafası karıştı! Tavan ve taban farklı düşünüyor

Saadet Partisi içindeki bölünme Boğaziçi Üniversitesi'ndeki protestolara da yansıdı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, geçtiğimiz günlerde Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Başkanı Oğuzhan Asiltürk'ü  ziyaret etmesi, Saadet Partisi içinde ittifak krizine neden oldu.

Partide bir kesim HDP ile birlikte Millet İttifakı'nda yer almak isterken diğer bir kesim de milli görüşü savunan Cumhur İttifakı'nda yer almak istiyor.

Parti içindeki bu bölünme Boğaziçi Üniversitesi'ndeki protestolara da yansıdı.

Boğaziçi Üniversitesi önünde geçtiğimiz günlerde yapılan eylemde Kabe fotoğrafının yere serilmesi büyük tepki çekmişti.

BOĞAZİÇİ EYLEMLERİNİ KINAYAN SAADETLİLER

Üzerinden Kabe'nin provokasyon amaçlı kaldırılıp fotoğrafa şahmeran eklenip kenarlarına LGBT bayrakları koyulması, dini değerlere saygısızlık olarak değerlendirilip, eylemi yapanlara soruşturma başlatıldı.

Saadet Partisi'ne bağlı Anadolu Gençlik Derneği (AGD) üyeleri de, dün Boğaziçi Üniversitesi'nde Kabe fotoğrafının yere serilmesini protesto etti.

AGD üyeleri yaptıkları basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

"Kabe'nin örtüsüne dahi yan gözle bakmayı kabul edemeyen gençliği saygıyla selamlıyorum. İslam bizim vazgeçilmezimizdir. Kutsal değerlerimize saldırmasını kabul edemeyiz. Bir saygısızlık yapıp bunu özgürlük kelimesinin arkasına saklayanlara bir sözümüz var. Buradaki öğrenciler o sapıklığın karşısıdır. Önce ahlaklı ve maneviyatlı bir gençliğin yetişmesi için elimizden geleni yapacağız. Bu gençlik her daim var olacaktır."

BOĞAZİÇİ EYLEMLERİNİ DESTEK VEREN SAADETLİLER

Saadet Partisi'nin diğer bir tabanından ise bugün Boğaziçi'ndeki protestoculara destek mesajı geldi.

Dün Boğaziçi'nde bazı öğretim görevlileri ve LGBT üyeleri, rektörlük binasını işgal etmek istedi.

İşgal girişiminde bulunan gruba polis müdahale ederken çok sayıda protestocu da gözaltına alındı.

Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Ömer Faruk Yazıcı, Boğaziçi'nde protestoların gözaltılarla susturulması kabul edilemez diyerek şu ifadeleri kullandı;

"Ben yaptım, oldu’ mantığıyla rektör atanmasına karşı çıkan, şiddete başvurmadan ve değerlerimize hiçbir saygısızlık göstermeden sadece protesto hakkını kullanan öğrencilerin de gözaltılarla susturulması kabul edilemez”