RTÜK Halk TV ve Tele 1'deki skandal ifadeleri tek tek açıkladı
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, Halk TV ve Tele 1'e 5 gün yayın durdurma cezalarıyla ilgili açıklama yaptı. RTÜK, Halk TV ve Tele 1'deki skandal ifadeleri tek tek paylaştı..
RTÜK'ten yapılan açıklamaya göre eski HDP'li vekil Ahmet Şık, Halk TV'de Medya Mahallesi programında Türkiye'yi Suriye'de işgalci gösterdi. Ayşenur Arslan'ın da terör örgütü PKK'ya karşı Kuzey Irak'ta başlatılan Pençe-Kaplan operasyonundan utanç duyduğunu söylediği ortaya çıktı. RTÜK, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a karşı kin ve nefrete sebebiyet verme, TSK'yı aşağılama, PKK propagandası gibi sebepler ve daha fazlası nedenleri açıkladı.
Alınan kararların içeriğini paylaştılar
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) yayın ilkelerinin ihlal
edilmesi sebebiyle Halk TV ve Tele 1'e uygulanan 5 gün yayın
durdurma müeyyidelerine ilişkin kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi
amacıyla, alınan kararların içeriğini paylaştı.
RTÜK'ten yapılan yazılı açıklamada, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi açısından Üst Kurulun son dönemde aldığı bazı kararlara ilişkin açıklama yapılmasının gerekli görüldüğü belirtildi. Yaptırım kararlarının 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'a göre alındığına işaret edilen açıklamada, kararların, bu yasada belirtilen yayın ilkelerinin ihlal edilmesi durumunda verildiği aktarıldı.
Açıklamada izleme uzmanlarının, sorumlu oldukları yayınları, hem bağımsız olarak hem de ALO 178 RTÜK İletişim Merkezi gibi çeşitli kanallardan gelen vatandaş, kurum ve kuruluş şikayet ve bildirimleri üzerine değerlendirdiği ve raporlarını hazırladığı, bu raporlara yönelik kararların da TBMM'de grubu bulunan siyasi parti kontenjanından seçilen 9 Üst Kurul üyesi tarafından alındığı anımsatıldı.
Ahmet Şık'ın "Medya Mahallesi" programında
kullandığı ifadeler
RTÜK'ün açıklamasında, iki farklı
televizyon kanalı hakkında verilen yayın durdurma kararlarının
özeti de paylaşıldı. HDP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık'ın "Medya
Mahallesi" programında kullandığı ifadeler nedeniyle Halk TV'ye
program durdurma ve idari para cezası uygulanması kararına ilişkin
olarak şunlar kaydedildi:
"13 Mart 2020 tarihli Halk TV yayınında 'Medya Mahallesi' programına konuk olan Ahmet Şık'ın '...Türkiye Suriye'de .... başka bir ülkenin toprağında tam adıyla işgalci bir güç olarak, bir gücün temsilcisi olarak birileriyle savaşmaya ve ölmeye gönderilmiş yani' şeklinde ifadeler kullandığı uzman raporuyla tespit edilmiştir.
Yayında sarf edilen sözlerin, Türkiye Cumhuriyeti devletinin sınırlarını korumakla ve halkın güvenliğini sağlamakla görevlendirilmiş kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını rencide edici ve hafife alıcı nitelikte olduğu aşikardır. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmanın yüklediği sorumluluğu aşar nitelikte yapılan yorumlar, devletimizin, ulusal güvenlik politikasına göre başarıyla yürüttüğü operasyonları karalama çabasından öteye gitmemiştir. Kendi hudut güvenliğini sağlamaya çalışan devletimizin Suriye topraklarında işgalci olarak gösterilmeye çalışılması hiçbir şekilde onaylanabilecek bir tavır değildir. Program sunucusunun da Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı böylesine ifade ve suçlamalara müdahale etmemesinin, kamusal sorumluluk anlayışı ile bağdaşmadığı ortadadır."
Önce tebligatla uyarıldı
Açıklamada,
Üst Kurul tarafından bu yayının, 6112 sayılı Kanun'daki "Türkiye
Cumhuriyeti devletinin varlık ve bağımsızlığına, devletin ülkesi ve
milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Atatürk ilke ve inkılaplarına
aykırı olamaz." hükmünü ihlal ettiği kanaatine varıldığı ifade
edildi.
Bu çerçevede Halk TV'ye, 6112 sayılı Kanun çerçevesinde söz konusu ilkelere aykırı yayın yapılmasını müteakip "Verilecek yaptırım kararının tebliğinden itibaren bir yıl içinde aynı ihlalin tekrarı halinde kanalın yayınının 10 güne kadar durdurulmasına, ikinci tekrarı halinde ise yayın lisansının iptaline karar verilir." hükmü uyarınca işlem tesis edileceğinin tebligatla bildirildiği ve yayınlarda daha hassas davranmalarının talep edildiği aktarıldı.
Ayşenur Aslan Pençe-Kaplan operasyonundan utandığını
söylemiş
Açıklamada, bu bildirime rağmen aynı programın
16 Haziran 2020 tarihinde yayınlanan bir başka bölümünde sunucu
Ayşenur Aslan'ın "... ne zaman ki içerde sıkışılsa hemen
gözleri dışarıya çevirirler. Dün mesela Pençe Harekatı, Kuzey
Irak'a bomba atmışız, ben bu Pençe Harekatlarını, Kartal
Harekatlarını, efendim işte Şahin Harekatını ne derseniz onun
adına. .... artık yani ben utanıyorum." cümlelerini
kullandığı belirtildi.
Aynı yayında konuk Hüsnü Mahalli'nin de "... ya kardeşim Türkiye Libya'da ne yapıyor? Yani neyin peşinde? ...Şimdi dolayısıyla Mısır'ı karıştıralım, Sudan'ı karıştıralım, Cezayir'de İslamcılar var Cezayir'i..." ifadelerini dile getirdiği kaydedildi.
Bu kapsamda yayındaki ifade ve yorumlarının, kanundaki "Türkiye Cumhuriyeti devletinin varlık ve bağımsızlığına, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Atatürk ilke ve inkılaplarına aykırı olamaz." hükmünü ihlal ettiği kanaatine varıldığı belirtildi.
Açıklamada, Üst Kurul'un 1 Temmuz tarihli toplantısında, ihlalin ağırlığı, mahiyeti, anılan madde ile korunmak istenen kamusal menfaat göz önünde bulundurularak, idari tedbir olarak Halk TV'nin yayınlarının 5 gün durdurulmasına karar verildiği anımsatıldı.
Tele 1'e uygulanan
müeyyide
Açıklamada, 23 Mart 2020 tarihinde Tele
1'de yayımlanan "Gün Başlıyor" programında ise sunucu Can
Ataklı'nın, koronavirüs nedeniyle geçilen uzaktan eğitim
kapsamındaki derslerin birinde "başörtülü bir öğretmenin yer
almasının çok yanlış ve facia olduğu" şeklinde yaptığı
yorumların izleme uzmanlarının raporlarına yansıdığı
kaydedildi.
Başörtülü öğretmene ağır hakaret
Üst
Kurulun söz konusu programda, başörtülü insanların dini tercihleri
nedeniyle ayrımcılığa maruz bırakılarak, karşılıklı hoşgörü
üslubunu zedeleyebilecek nitelikte, kin ve nefret temelinde
kışkırtıcı, ayrıştırıcı ve hedef gösteren nitelikte yayın
yapıldığını belirlediği ifade edilen açıklamada, kanundaki "Irk
dil, din, cinsiyet, sınıf, bölge ve mezhep farkı gözeterek toplumu
kin ve düşmanlığa tahrik edemez veya toplumda nefret duyguları
oluşturamaz." hükmünün ihlali sebebiyle yüzde 5 oranında
idari para cezası uygulanmasına ve idari tedbir olarak program
yayınının 5 kez durdurulmasına karar verildiği
anımsatıldı.
Benzer şekilde Tele 1'e de 6112 sayılı Kanun'un 32'nci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca işlem tesis edileceğinin tebligatta bildirildiği ve yayınlarda daha hassas davranmalarının talep edildiği aktarılan açıklamada, bu bildirime rağmen kanalın ana haber bülteninde, program konuğu Cemil Kılıç'ın, "Türkiye'de teokratik bir rejim kurulmaya çalışılıyor, Diyanetin yaptığı bütün açıklamalar bu anlayışı destekliyor. Türkiye'de kurulmak istenen teokratik halife sultan rejimi Diyanet tarafından takviye edilmeye çalışılıyor. ... Belki aynı şekilde Cumhurbaşkanı'nın inanç dünyasını da İslam'ın içerisinde görmüyorum." dediği belirtildi.
24 Mayıs 2020'de ise "Karanlıktan Aydınlığa" isimli programa katılan aynı konuğun, bu yayında da ayrımcı bir üslup kullanmaya devam ettiği, toplumda kin ve düşmanlığa sebebiyet verebilecek türden ifadeler kullandığı bilgisi paylaşılan açıklamada, "Cemil Kılıç'ın Kur'an-ı Kerim'i güzel okuma yarışmasıyla ilgili olarak, 'Şimdi ilginç olan burada Allah yazısının altında Cumhurbaşkanı'nın resminin yansıtılmış olması. Bakın hepsi ellerini bağlamış sanki namaza duracaklarmış gibi ve hepsi Sayın Cumhurbaşkanı'na doğru dönmüşler.' sözlerini kullanmıştır." ifadelerine yer verildi.
RTÜK, yayınlardaki bu ifadelere ilişkin şunları
kaydetti:
"Söz konusu programlarda ifade özgürlüğü
hakkı kullanılırken uyulması gereken kurallardan ve sorumluluktan
uzak şekilde, ayrıştırıcı bir dille, toplumun dini duygularını
örseleyecek kelimelerin seçildiği, yürüttükleri hizmetler nedeniyle
kurumların zan altında bırakıldığı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep
Tayyip Erdoğan'a ve Diyanet İşleri Başkanlığına yönelik toplumda
kin ve nefret duygularına sebebiyet verebilecek nitelikte çok ciddi
suçlamalarda bulunulduğu görülmüştür. Program sunucuları da
herhangi bir müdahalede bulunmayıp aksine söylenenleri onaylayan
bir üslup ve tavır takınmıştır.
Yayında, 6112 sayılı Kanun'un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan; 'Irk dil, din, cinsiyet, sınıf, bölge ve mezhep farkı gözeterek toplumu kin ve düşmanlığa tahrik edemez veya toplumda nefret duyguları oluşturamaz.' hükmünün tekraren ihlal edildiği tespit edilmiştir. Üst Kurul, Tele 1 logolu medya hizmet sağlayıcının yayınlarının 5 gün durdurulmasına karar vermiştir."