İletişim Başkanı Fahrettin Altun’dan Mehmet Y. Yılmaz’ın skandal sözlerine sert tepki
İletişim Başkanı Fahrettin Altun'dan gazeteci Mehmet Y. Yılmaz'ın ayrımcı ve nefret söylemi ile kaleme aldığı köşe yazılarına tepki geldi.
Gazeteci Mehmet Y. Yılmaz AK Parti tarafından hazırlanan sosyal medyayı kişilik haklarına saygısızlık ve hakaret alanı olmaktan çıkarmayı hedefleyen "Sosyal Medya Etik Kuralları" ile ilgili yazdığı yazısına bir tepki de Fahrettin Altun'dan geldi.
İletişim Başkanı Fahrettin Altun millete "bidon kafalı, göbeğini kaşıyan adam" diyen zihniyetin başka kılıklarda hayatını devam ettirdiğini söyledi. Özellikle dindar insanlara yönelik nefret söylemine dikkat çeken İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Madem zehirli bir dil ile kirli zihniyetinizi çekinmeden sergiliyorsunuz, biz de gerçek yüzünüzü anlatmaktan çekinmeyeceğiz" diye konuştu.
Altun, Twitter üzerinden verdiği mesajda şunları kaydetti;
"Millete bidon kafalı, göbeğini kaşıyan adam diyerek kendisi dışındaki herkese nefret kusan, onları toplumdan dışlamaya ve haklarını gasp etmeye çalışan bu zihniyetin yeni kılıklara girerek karşımıza çıktığını görüyoruz.
"DİNDARLARA AKLA GELEN TÜM KÖTÜLÜKLERİ BOCA EDENLERİ İYİ TANIYORUZ"
Bugünlerde kendisine en iyi, en ahlaklı, en doğru davranışları atfeden ve kendisi dışındaki herkesi düşman gibi gören, tektipleştiren, nefret söylemi üreten, özellikle de dindar insanlara aklına gelen tüm kötülükleri boca edenleri çok ama çok iyi tanıyoruz.
Toplumun belirli bir kesimini tacizci, tecavüzcü, eşine ve çocuklarına şiddet uygulayacak kadar gaddar diye toptancı bir yaklaşımla kodlayan bu güruh; faşizmin ve jakobenizmin duvarları arasında sıkışmıştır. Bu güruhla mücadelemiz sonuna kadar sürecektir.
Aklan gelen tüm kötülükleri tek tek sayıp karşısındakine yüklemek, toplumu biz ve öteki diye ayrıştırmak ve herkesi tektipleştirmek çok net bir şekilde nefret söylemidir. Faşist düşüncenin ürünleri olan bu zihniyetler, birlik ve beraberliğimize zarar verme amacı taşımaktadırlar.
Yirminci yüzyılın önemli bir düşünürünün ifade ettiği gibi kötülüğün kaynağında “bir başkasının bakış açısıyla düşünebilmekten aciz olma” hali yatar. Jakobenizmin düşünmeyen, sığ, vasat ve cahil unsurları yüz yıldır bu millete ve değerlerine düşmanlık etmekten vazgeçmiyorlar.
Yalan, manipülasyon, provokasyon, ırkçılık, İslam düşmanlığı, jakobenizm, kibir, cinsiyetçilik, nefret söylemi, aile ve kadına hakaret, özel hayata saldırı ve kutuplaştırmayı kendilerine ilke edinen bu kesimler, kötülüğü sıradanlaştırmakta ve alenileştirmektedir.
BEYHUDE BİR ŞEKİLDE HAREKETLİLİK PEŞİNDELER
Buna karşın, kaybettiği imtiyazlarından başka dertleri olmayan bir küçük azınlığın bir türlü iflah olmadığına, kin, nefret, şiddet ve düşmanlık dilini beslediğine ve bunun üzerinden beyhude şekilde bir toplumsal hareketlilik oluşturmaya çalıştığına da tanıklık ediyoruz.
Ülkece COVID-19’a karşı verdiğimiz eşsiz mücadelenin özgüvenimizi, birlik ve beraberliğimizi güçlendirdiği bu günlerde icraatlarımızdan, yatırımlarımızdan ve geleceğimizi inşa gayretinden de geri durmuyoruz. Savunmada kalmıyor, adeta krizleri fırsata çeviriyoruz.
Milletimizin büyük bir kesiminin ülkemizin yakaladığı gelişme çizgisinden, bölgesel gücünden ve küresel aktör olma azminden memnuniyet duyduğu, sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğine olan güvenin günden güne daha da arttığı günlerden geçiyoruz."