Hemşire gözyaşlarıyla anlattı! Ölüm korkusu yaşadık
Manisa'da, 12 yaşındaki kızlarıyla birlikte koronavirüse (Covid-19) yakalanan hemşire Nurhayat ve laboratuvar teknisyeni Nihat Mutlu çifti, 15 günlük tedavi ve karantina sürecinin ardından hastalığı yenerek, görevlerine döndü. Hemşire Nurhayat Mutlu yaşadıklarını anlatırken gözyaşlarını tutamadı.
Hasatlık boyunca ölüm korkusu yaşadıklarını belirten Mutlu, "O kadar çok insan ölüyor ki bana bir şey olmaz demeyin. Kurallara uyun" diye konuştu.
Manisa Merkezefendi Devlet Hastanesi'nde görev yapan hemşire Nurhayat Mutlu'nun, 12 Kasım'da yüksek ateş ve eklem ağrıları şikayetiyle gittiği hastanede yapılan koronavirüs testi pozitif çıktı. Aynı hastanede laboratuvar teknisyeni olarak çalışan eşi Nihat Mutlu ve 12 yaşındaki kızlarının yaptırdığı test sonucu da pozitif çıktı. Mutlu çifti, evlerinde karantinaya alındı. Hastalığın 3'üncü gününde fenalaşarak, hastaneye kaldırılan Nurhayat Mutlu'nun tedavisine hastanede devam edildi. Çift, 15 günlük mücadelenin ardından hastalığı yenerek, görevlerine döndü.
GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
2 çocuk annesi hemşire Nurhayat Mutlu, yaşadığı süreci anlatırken
gözyaşlarını tutamadı. Kurallara uyulması noktasında uyarılarda
bulunan Mutlu, "Hastalığı 11 Kasım akşamı ağrılar ile birlikte
hissetmeye başladım. Ateşim çıktı. Hastaneye gelerek, rahatsız
olduğumu ve muayene olmam gerektiğini söyledim. Test sonucunda
pozitif olduğumu öğrendim. Evimde tedaviye başladım. İlk etapta
hafif geçiriyordum. 3'üncü gün düzeliyorum diye düşünürken, ateşim
birden yükseldi ve hiç düşmeyen bir ateş ile karşı karşıya kaldım.
Çok fazla ağrılarım çok kötü oldu. Moralim bozulmaya başladı.
Tekrar hastaneye geldiğimde akciğerlerimde tutunma olduğu ortaya
çıktı. Ardından, 'Yoğun bakıma ne zaman gideceğim acaba, bu
hastalığı atlatabilecek miyim, normal iş için geldiğim hastaneden
acaba taburcu olabilecek miyim düşünceleri başladı. Ölüm korkusu
başladı. 12 yaşında bir kızım var. Aynı gün ona da Covid-19 teşhisi
kondu. Eşim aynı şekilde, kızımla birlikte evde karantinadaydı. 'Ya
eşimde kötü olursa çocuğuma kim bakacak, kimle kalacak. Buradan
çıkabilecek miyim?' diye gerçekten ölüm korkusunu yaşıyorsunuz.
İnsanları iyileştirmek için geldiğimiz hastanede, bulaş sonucu
hastalığa yakalanıyorsunuz ve belki de öleceksiniz. Gerçekten
evlerinden çıkmayın, maskelerini takın, sosyal mesafeye uyun,
temizliğinize gerçekten dikkat edin. Hiçbir şey olmaz demeyin, her
şey güzel giderken birden hastalanıyorsunuz. Bu dikkatsizlikler
yüzünden o kadar insan ölüyor ki; bana bir şey olmaz demeyin. Bütün
kurallara uyalım" diye konuştu.
'BAŞKARINI DÜŞÜNMÜYORSANIZ, KENDİNİZİ
DÜŞÜNÜN'
Laboratuvar teknisyeni eşi Nihat Mutlu ise çok kötü bir 15 gün
geçirdiklerini söyledi. Mutlu, "12 yaşında bir kızım var. Eşim
pozitif çıktıktan sonra aynı akşam biz de gidip test olduk. Biz de
pozitif çıkınca, daha önce hastaların kötü hallerini gördüğümüzden,
ister istemez acaba bize de bir şey olacak mı, ölecek miyiz diye
düşünerek, çok kötü 15 gün geçirdik. Kimsenin bu hastalığı
yaşamasını istemem. İnsanlar başkalarını düşünmüyorsa bile en
azından kendilerini düşünseler bu hastalığın bu kadar yüksek
seviyelere çıkacağını düşünmüyorum. Maske, mesafe ve temizlik
kurallarına uyarak en azından insanlar kendilerini sevseler o bile
bize yeter, en azından bizim işimizi rahatlatmış olurlar. Yalnız
olmasalar bile yanlarında sevdikleri var. Onları düşünerek bu
kurallara uysunlar. Bu hastalıktan kurtulmanın yolu var. Biz bu
işin içinde içindeyiz. Kendimizi korumamıza rağmen, biz de
yakalandık. Herkes yakalanabilir ama önlemleri aldıktan sonra bu
oranı düşüreceğimize inanıyorum" diye konuştu.